Gözden kaçırmayın

Trakya’da 304,3 milyon dolarlık ihracat, 253 milyon dolarlık ithalat yapıldıTrakya’da 304,3 milyon dolarlık ihracat, 253 milyon dolarlık ithalat yapıldı

Türk-İş Genel Başkanı Ergun Atalay mitingde yaptığı konuşmada, 9 Temmuz'da Ankara'da üç konfederasyonla beraber ortak toplantı yaptıklarını ve son bir ay içerisinde Türkiye'nin yedi bölgesinde 1 milyon 400 bin tane sendika üyesi ile yol haritası çizdiklerini belirtti. Ardından 81 ilde işçilerle beraber, işçilerin, emeklilerin sıkıntılarını, problemlerini ülke gündemine taşıdıklarını kaydeden Atalay, “Akabinde dedik ki ilk mitingi Trakya'da yapıyoruz. Haftaya Salı günü Zonguldak'tayız. Emeğin başkentindeyiz” dedi. Ekim ayının sonunda meclis açıldıktan sonra 2025 yılı bütçesi görüşülmeden evvel Türkiye'nin en büyük mitingini Ankara'da yapacaklarını kaydeden Atalay, “Biz büyük bir aileyiz. Bu kurum 73 yıldır Türkiye'de. Bu kurumun 1 milyon 400 bin üyesi var” diye konuştu. 

“KABUL ETMEK MÜMKÜN DEĞİL”

Sıkıntılarından da bahseden Atalay, “Zaman zaman sıkıntılarımız oluyor mu? Her gün oluyor, her an oluyor. Örgütlendiğin zaman işten atılıyor. Belediye değiştiği zaman işten atılıyor. Özel sektör üç kuruş para vermekte imtihan ediyor. Biz işçiler Ocak ayındaki aldığımız maaşı Nisan ayında almıyoruz. Nisan ayında aldığımız maaşı Haziran ayında almıyoruz. Temmuz'da aldığımız maaşı Aralık ayında almıyoruz. Öyle bir kötü vergi düzenlemesi var ki bunu kabul etmek bununla ilgili olumlu bir görüş bildirmek mümkün değildir” ifadelerini kullandı.

“SORUNLARI ÜLKE GÜNDEMİNE TAŞIMAYA ÇALIŞIYORUZ”

Her sorunu ülke gündemine taşımaya gayret ettiklerini dile getiren Atalay, “Zaman geliyor miting yapıyoruz. Zaman geliyor eylem yapıyoruz. Zaman geliyor işi durduruyoruz. Biz bu ülkede yasama, yargı, yürütme değiliz. Biz bu ülkede sivil toplum örgütüyüz. İşçinin,kadının, çocuğun sıkıntılarını, problemlerini ülke gündemine taşıyoruz.İşçi, işsiz, çiftçi, emekli, biz bu ülkenin yüzde 65’iyiz. Meclis’te 600 vekil var.Sağdan say, soldan say, mecliste tulum giymiş, işçi kökenli 5 tane arkadaşımızı göremezsiniz. Tulum giymemişsen, sabah 5’te kalkmamışsan işçinin meselesini zor anlatırsın. Çiftçilik yapmadıysan çiftçinin meselesini zor anlatırsın. Ben burada oradaki 600 tane kıymetli kardeşimi sıkıntıya sokayım diye konuşmuyorum. Meclise yoksanız inanın Türkiye’de çok az sesiniz çıkıyor” diye konuştu.

“SEÇTİĞİNİZ ADAMIN BAŞINDA, SONUNA KADAR DURMAK MECBURİYETTESİNİZ”

Hayatının her noktasında işyeri temsilciliği, işçilik, denetim kurulu üyeliği, yönetim kurulu üyeliği, mali sekreterlik yaptığını dile getiren Atalay, “Türk-İş 73 yıllık bir kurumdur. O kurumunda 450 delegesi var. Bundan 7 ay önce üyelerin yüzde 94’ünün oyunu alan bir kişi olarak kürsüden sesleniyorum. İşverenler ile sermaye ile mücadele edersin. Siyasetiyle mücadele edersin. Ama evin içinden bir avuç kardeşimiz evini taşlamaya kalkarsa inanın ayıp ediyor. Ayıp ediyor, günah işliyor. Seçtiğiniz adamın başında sonuna kadar durmak mecburiyettesiniz. Durmazsanız sizi parça parça ederler. Sizi bu ülkede nefes alamayacak duruma getirdiler. Aynı tabloyu yarım asırdır yaşıyoruz. Çünkü belli kurumlar sermayenin,emperyalistlerinkontrolünde. ‘İşçileri, sendikaları, sendikacıları itibarsızlaştırın, sıkıntıya sokun’ diyorlar. Ben bu milletin önündeyim. Ailem var, kardeşlerim var, çoluk çocuğum var. Televizyonlar var. Hepinizin elinde telefon var. Bir yerde yatıyorum. Bir yerde yiyorum. Bir yerde içiyorum. Yirmi dört saat bu toplumun önündeyim. Çuvalım boş, nokta kadar bir şey yakalasalar sizi de beni de sokağa çıkartmazlar. Haberiniz olsun” dedi.

“BU BÖLGE, SANAYİNİN KALBİ”

Bu ülkede emeklilerin12 bin TL’ye mecbur edildiğini, asgari ücretlilerin17 bin TL’ye çalışmaya mecbur edildiğini ifade eden Atalay, “Bu bölge sanayinin kalbidir. Bu bölgede Trakya'da, Kırklareli’nde, Tekirdağ'da en az bu bölgenin insanı kadar ekmek yemek için, ekmek sahibi olmak için, aşı için, işi için bu bölgeye gelen kardeşlerimiz var. Bunlar buraya tatil yapmaya gelmediler. Bunlar buraya ekmek parası kazanmak için geldiler. Onun için bu bölgedeyiz. Onun için bu alandayız” ifadelerini kullandı.

“ZORDAYIZ, GEÇİNEMİYORUZ”

Türkiye’yi yönetenlere de seslenen Atalay, “Taleplerimize kulak verin. Kamu asgari ücret seviyesine düştü. Bu ne zaman oldu? Bir buçuk senede oldu. 1994 krizini hatırlıyorum. 2001 krizini hatırlıyorum. 2008 krizini hatırlıyorum. Ben de siz de böyle bir tablo görmedim. Dün aldığımızı bugün alamıyoruz. Bugün aldığımızı yarın alamıyoruz. Öyle bir noktadayız ki insanlar geçinmekte zorlanıyor. Sloganımız şu. Zordayız, geçinemiyoruz” dedi.

“HEPİMİZİN TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NDEN YANA OLMA MECBURİYETİ VAR”

İş cinayetlerine de değinen Türk-İş Genel Başkanı Ergun Atalay, “Ülkede her gün 6 işçi iş cinayetine kurban gidiyor. Biz bu alanlarda rahat miting yapalım diye bir o kadar da güvenlik gücü görevlisi bu ülke için can veriyor. Bu ülkede tankın önünde yatanlar da var. Tankı alkışlayanlar da var. Bu ülkede terörle ilgili arasına mesafe koymayanlar var. Terörle ilgili can verenler de var. Bu ülke yoksa sendika yok, parti yok, dernek yok, oda yok. Trakya'dayız, yanı başımızda Yunanistan sığınak yapıyor. Birçok ülke, bizim ülkemize düşmanlık yapıyor. 10 aydır katil İsrail Filistin'de çocukları, bebekleri, kadınları, gazetecileri, işçileri, sendikacıları katlediyor. Eğer biz fırsat verirsek en yakın zamanda bu oyunları bizim ülkemize de yaparlar. Onun için hangi partiye oy veriyorsanız verin, nasıl düşünüyorsanız düşünün, hepimizin Türkiye Cumhuriyeti'nden yana olma mecburiyeti var. Bu bayraktan yana olma mecburiyeti var” ifadelerini kullandı.

“BEKLEYEN SORUNLARIMIZ VAR”

Taşeronlar, staj mağdurları, çıraklık mağdurlarıyla ilgili de konuşan Atalay, “Taşeronlarda çalışanlar haber bekliyor. Ülkeyi yönetenler dedi ki taşeronları kadroya geçireceğiz. Staj mağdurları çıraklık mağdurları haber bekliyor. Dediler ki problemimizi çözeceğim.Sene başıyla, sene ortasında ve sene sonunda farklı maaş alıyor işçiler. Eylül ayında işçiye 24.70’lik farkı vermek zorunda. Bu bile yetmiyor. Ocak 2025’te sözleşmeler başlıyor. Bu sendikalar size gelip soracaklar. Ne istiyorsunuz? Siz bir karar almadan hiçbir sözleşmenin altına bir tane sendikacı imza atmayacak. Ona göre Ocak ayında Mart ayındaki sözleşmeleri dikkatle takip edin. Bekleyen sorunlarımızın Meclis tarafından makul bir şekilde çözülmesi lazımdır” dedi.

ORMAN YANGINLARINA DA DEĞİNDİ

Orman yangınlarına da değinen Ergun Atalay, “Son bir haftada üç yüz tane yangın oldu. Özellikle bu yangınlarda emeği olan işçilere mühendislere uçağı kullananlara, itfaiyecilere sizin adınıza teşekkür ediyorum. O yangında olağanüstü gayret sarf ettiler. Emek sarf ettiler” diye konuştu.

“BİR AN EVVEL ATTIĞINIZ İŞÇİLERİ GERİ ALIN”

Atalay, “Özellikle işçiler örgütlendiği zaman kapının önüne konuluyor. Belediye başkanı değişiyor, kapının önüne koyuyorlar. Ben işten çıkartılan tüm işçilerin yanındayım. Buradan çıkınca Çatalca’da işten çıkartılan Polenez Süt işçilerinin yanına gidip destek olacağım. Burada 140 kardeşimi işten çıkardılar. Biz yabancı sermayeye karşı değiliz ama bu firma yurt dışında tüm kurallara uyuyor, bize gelince farklı davranıyor. Bunlara birilerinin dur demesi lazım. Onun için bu alandan bir daha sesleniyorum. Oradaki işverenlere, belediyelere özellikle işten atılan işçilerle ilgili. Bir an evvel attığınız işçileri geri alın. Türk İş olarak bunun hesabını soracağız” dedi.

“SOKAKTAKİ ENFLASYONU EN İYİ BİZ BİLİYORUZ”

İşçiler olarak, insan onuruna yaraşır bir yaşam talep ettiklerini kaydeden Atalay, “Han istemiyoruz, hamam istemiyoruz, yat istemiyoruz, kat istemiyoruz. Diyoruz ki nefes alacak kadar bize imkan verin. Türk iş olarak işçinin, emeklinin insana yakışır koşullarda hayatı olsun diye mücadele ediyoruz.  Çalışanın, emeklinin hakkını arıyoruz. Sokaktaki enflasyonu en iyi biz biliyoruz. TÜİK’in açıkladığı rakamlara inanmıyoruz” ifadelerini kullandı.

“BOZULAN EKONOMİNİN BEDELİNİ BİZ ÖDEMEYECEĞİZ”

Üyeler başta olmak üzere tüm emekçilerin taleplerini ülkenin her yerinde, her noktasında dile getirmeye devam ettiklerini söyleyen Atalay, “Emeğimizin karşılığını almak, gelirimizin enflasyon verilerine göre kurban edilmemesi için gayret sarf ediyoruz. Taleplerimizi yerine getirene kadar, sesimizi duyana kadar Türk İş, sendikalar, emekçiler alanda olmaya devam edeceğiz. Hayat pahalılığı, yüksek enflasyon, adaletsiz vergi sistemi, işsizlik, kayıt dışı sistem, güvencesiz çalışma sorunların altında ezilmemek için bu alanlarda olmaya devam edeceğiz. Bozulan ekonominin bedelini biz ödeyemeyeceğiz” dedi. Atalay, konuşmasının ardından sahneden inerek üyelere kırmızı karanfil dağıttı. Mitinge Türk-İş Genel Başkanı Ergun Atalay, Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Uysal Altundağ, CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun, İYİ Parti Tekirdağ Milletvekili Selcan Taşçı Hamşıoğlu, Çerkezköy Belediye Başkanı Vahap Akay, Türk-İş’e bağlı sendikaların genel başkanları ve üyeler katıldı.

Haber / Buse AKIN