Gözden kaçırmayın

Altın satma vaadiyle 3 kişiyi dolandıran 12 kişi tutuklandı: 4’ü belediye personeliAltın satma vaadiyle 3 kişiyi dolandıran 12 kişi tutuklandı: 4’ü belediye personeli

BİRÇOK HASTALIĞIN SEBEBİ
Bilimsel araştırmalar ışığında birçok hastalığınağız ve diş sağlığına gereken özenin gösterilmemesinden kaynaklandığına dikkati çeken Özbölük; “Önemsemediğimiz bir çürükten üreyen ve tüm vücudumuza hızlıca yayılan bakteriler bağışıklık sistemimizi zayıflatarak; romatizmaya, çene altı lenf bezlerinin büyümesine, kalp–damar hastalıklarına, şeker hastalığında kan şekeri değerlerinin değişimine, 5-17 yaş grubu çocuklarda büyüme yetersizliğine, kemik erimesine, hamilelerde düşüklere yol açıyor. Ayrıca düzensiz gelişen kanser hücrelerinin gelişimine sebep olurken, ağızdaki bakterilerin salgıladıkları enzimler nedeniyle  gastrointestinal sistemine toksinlerin salgılandığı ve buralarda ülserasyonlara, poliplere sebep olduğu yapılan araştırmalarla kanıtlanmıştır” diye konuştu.
65 Yaş Üzeri Dişsizlik Oranı Yüzde %67
Bireylerin sosyal fonksiyonlarının kişiler arası yakın ilişkilerden, sosyal ve toplumsal aktivitelerde bulunmaya kadar çok farklı rolleri kapsayabileceğini söyleyen Özbölük; “Ülkemizde 65 yaş üzeridişsizlik oranı yüzde %67. Yetişkin bireylerin yedide birinde yetersiz ağız sağlığının psikolojik ve sosyal huzura etkisi olduğu, tat almayı, iletişimi, sosyal ilişkileri ve diğer günlük aktiviteleri azalttığı görülmüştür. Araştırmacılar yetişkinlerin diş kayıplarına olan reaksiyonlarını; öz güven kaybı ve öz imaj değişimi, yoksunluk, görünüşlerinden hoşnutsuzluk ve kendilerini daha ileri yaşlarda algılama şeklinde sıralamışlardır” dedi.
 YAKLAŞIK OLARAK NÜFUSUN YARISI AĞIZ KOKUSU PROBLEMİ YAŞIYOR
Ağız hastalıklarının psikososyal etkilerinden bir tanesinin de ağız kokusu (halitosis) olduğuna değinen Özbölük, “Yaklaşık olarak nüfusun yarısı ağız kokusu problemi yaşamaktadır ve yaklaşık yüzde 25 oranında birey bu problemlerin sosyal yaşamdaki yansımalarını şiddetli bir şekilde hissetmektedir. Örneğin bu tip probleme sahip bir birey başka insanların varlığından tedirgin olup utanabilir, yakın arkadaşlıklar ve sosyal ilişkiler kurmaktan kaçınabilir. Bundan dolayı ağız kokusu birey yaşamında noksanlığa sebep olarak yaşam kalitesini azaltmaktadır. Türk toplumu olarak karşımızdaki kişiyi kırmamak adına ya da ayıp olur düşüncesiyle ağız kokusu olan kişilere bunu söyleyip farkındalık geliştirmesini sağlamıyoruz” diye konuştu.
 HER 3 KİŞİDEN BİRİ DİŞLERİNİ FIRÇALAMIYOR
Gelişmiş ülkelerde 6 ayda bir diş hekimi kontrolü zorunluyken, ülkemizde diş ağrıyınca dişhekimine gitme alışkanlığı bulunduğunu söyleyen Özbölük,” Gelişmiş ülkelerde 6 ayda bir dişfırçası değiştirilirken, ülkemizde diş fırçası değiştirme sıklığı 1 yıldır ve her 3 kişiden biri dişlerini fırçalamamaktadır. Koruyucu diş hekimliği açısından önem teşkil eden florürlü diş macunu kullanımı Türkiye’de ortalama 110 gram, gelişmiş ülkelerde ise 450 gram.5-9 yaş grubunda süt ve daimi dişlerde çürük, dolgu, çekilen diş oranı ortalama 5,2 iken bu rakam gelişmiş ülkelerde sadece 1” dedi.
"AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI, VÜCUT SAĞLIĞININ BÖLÜNMEZ BİR PARÇASIDIR"
Her hastalık gibi tedavisine geç kalınan bir diş çekiminin maddi manevi daha büyük sorunlara yol açtığını söyleyen Özbölük; “Ağız ve diş sağlığı, vücut sağlığının bölünmez bir parçasıdır. Gerek kişinin sosyal öz güvenin pekiştirilmesinde, gerekse ilerde oluşabilecek pek çok sistemik hastalığın önlenmesindeki önemi tüm sağlık bilimcileri tarafından kabul edilmekte. Zamanında yapılmayıp, ihmal edilen tedavilerin ekonomik boyutunu göz önüne aldığımızda; dolgu yapılmayan her çürük diş kanal tedavisi, ardından diş çekimi, yerine diş koyma ve sonunda implant yapılmasına kadar birçok tedavi gerektirebiliyor. Bu da dolgu maliyetinin 23 katı bedel ödeme anlamına geliyor” diye konuştu.
DİŞ HEKİMLERİNİN ÖNERİLERİNE KULAK VERİN
Sağlıklı diş ve diş eti için hekimlerin önerileri doğrultusunda uygulama yapılması gerektiği, aksi halde dişlerin ve diş etlerinin zarar görebileceğine değinen Özbölük, “Ağzımız bir nevi vücudumuzun alarm merkezlerinden biridir. Diş fırçalama şeklinden fırça seçimine, macun kullanımından diş taşı temizliğine, süt dişlerinden ağız kokusuna kadar halk arasında bilinen yanlış ya da eksik bilgilerin paylaşılması diş ve ağız sağlığını tehlikeye atmaktadır” dedi.
Haber / Ahmet KARDEŞ