Trakya kimsenin nükleer çöplüğü değil

Gözden kaçırmayın

Altın satma vaadiyle 3 kişiyi dolandıran 12 kişi tutuklandı: 4’ü belediye personeli

Trakya Halk Komitesi’nin zehir saçan Ergene Nehri’ndeki kirliliğe bir kez daha dikkat çekmek için başlattığı 1 aylık çadır direnişi devam ediyor.
 
1 AYDIR DEVAM EDİYOR
CHP PM Üyesi Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer, Çorlu İlçe Örgütü, Kadın Kolları ve Gençlik Kolları ile birlikte direnişin 13. gününde Trakya Halk Komitesi’nin direniş çadırını ziyaret etti. Trakya Halk Komitesi ile Ergene Nehri ile ilgili neler yapılabileceği hakkında görüş alışverişinde bulunan Yüceer, fabrikalara yapılan denetimlerin göz boyamadan ibaret, göstermelik ve yetersiz olduğunu ifade etti. TBMM kürsüsünden sık sık Trakya’nın can damarı Ergene’yi dile getirdiğini kaydeden Yüceer, “Çok önemli tarımsal zenginliğe sahip olan Trakya’nın, çok hızlı ve kontrolsüz bir biçimde sanayi alanlarına dönüşmesi ve hızlı kentleşmeyle birlikte bölgemizde doğal bir felaketin kapısı açılmış oldu. Özellikle sanayi işletmelerinin atıklarını, hiçbir arıtma işlemi uygulamadan doğaya bırakmasıyla nehir kirlenmeye başladı. Ergene’nin ölüm hikayesi de böylece başlamış oldu. Ergene insan sağlığını tehdit eder boyutlara ulaştı. Bölgede kanser vakaları sıkça görülmeye başlandı. Kanser maalesef Trakya’nın kaderi haline geldi’ dedi.
 
ERGENE HEPİMİZİN
Yüceer, Ergene Nehri’nin siyaset üstü olduğunu ve bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, gelecek için, sağlıklı bir yaşam için, kendi kaderine terk edilen Ergene’nin temizlenmesi yönünde gerekli adımların bir an önce atılması gerektiğini söyledi. Geçtiğimiz günlerde yayımlanan Başbakanlık Genelgesi’nde Ergene’nin temizlenmesine ilişkin tek bir satır olmadığını ifade eden Yüceer, “Trakyamız’ın kanaya yarası sadece bizim bölgemizin değil, tüm ülkenin ortak yarasıdır. İçerisinde hiçbir canlı barındırmayan Ergene Nehri’ne ülke sorunu olarak yaklaşılmalıdır. Ergene hepimizindir” dedi.
 
TEK BİR ADIM ATMADILAR
Çorlu, Çerkezköy, Lüleburgaz ve Saray ilçeleri civarındaki yaklaşık 2000 fabrikanın arıtma kullanmadan atık sularını nehre bıraktığının altını çizen Trakya Halk Komitesi üyeleri de,  283 km uzunluğundaki Ergene Nehri’nin yıllar öncesi tertemiz akarken bu gün sanayi atıklarıyla zehir akıttığını belirtti. 2012 yılında adım adım Ankara’ya yürüdüklerini, 900 km yolu 39 gün yürüyerek topladıkları 13 bin 676 imzayı TBMM Çevre Komisyonu’na verdiklerini belirten üyeler, kendilerine “Temizleyeceğiz, ilgileneceğiz” denildiğini ancak tek bir adım atılmadığını anlattı. Yüceer, Ergene Nehri’nin temizlenmesi için verilen her sözün takipçisi olacaklarını belirterek “Nehrin içler acısı durumuna yıllardır duyarsız kalan iktidar Ergene için bir an önce somut adımlar atmalıdır’ dedi.
 
TRAKYA KİMSENİN NÜKLEER ÇÖPLÜĞÜ DEĞİL
Ergene Nehri’nin etkileri bertaraf edilmeden şimdi de Malkara, Şarköy ve Marmara Ereğlisi’ne termik santral kurulması için iktidarın çalışma başlattığını söyleyen Yüceer, “Güzel Trakyamız kimsenin nükleer çöplüğü değildir.  Bölgede zehir saçacak santrallere, güçlü bir sesle ‘hayır’ diyoruz. Çevre için atılan her adımın, doğa talanını önlemek için yapılacak her girişimin sonuna kadar arkasındayız” diye konuştu.
 
Haber / Ahmet KARDEŞ