Ölümlü iş kazalarında dünya üçüncüsüyüz

Gözden kaçırmayın

Altın satma vaadiyle 3 kişiyi dolandıran 12 kişi tutuklandı: 4’ü belediye personeli

SÖMÜRÜLMEDEN YAŞAMAK İSTİYORUZ
Çok sayıda işçinin katıldığı panelin açılış konuşmasını yapan Tekstil İşçileri Sendikası Çerkezköy Temsilcisi Celal Aslan bu ülkede sömürülmeden, eşit olarak yaşamak istediklerini belirterek “Tek başına bunları istemenin bir karşılığı olmadığını biliyoruz. Hakların mücadele ile alındığını öğrendik” dedi. Mücadelenin ancak örgütleme ile başarıya ulaşacağını savunan Aslan, “İnsanların inançlarına ve düşüncelerine ipotek koyan bir iktidarın demokrasi ile bir bağının olmadığı açıktır. Bu, Gezi Parkı’nı korumaya çalışanlara yapılanlarla iyice açığa çıkmıştır” ifadelerini kullandı.
 
 
ÖRGÜTLÜ MÜCADELEYİ BÜYÜTMEK ZORUNDAYIZ
Emekçilerin demokratik, bağımsız ve barış içinde bir ülke istediğinin altını çizen Celal Aslan, uzun zamandır sermaye ile işçilerin karşı karşıya geldiğini ifade etti. İktidarların aldıkları kararların, işçinin ekmeğini küçülttüğünü ileri süren Aslan, “Haksızlığa karşı direnme yollarımızı kapatıyor” dedi. Sermaye yanlısı yöneticilerin neden olduğu krizlerin faturasının emekçilere kesildiğini ifade eden Aslan, “Haklarımızı koruyabilmek için örgütlü mücadeleyi büyütmek zorundayız” diye konuştu. 
 
PARALAR YANDAŞLARA HARCANIYOR
Küreselleşen dünyada insanların demokrasi adına beklentilerinin olmadığını belirtenlerin bu işlerden kar etmek istediklerini kaydeden CHP PM Üyesi Tekirdağ Milletvekili Dr. Candan Yüceer ise “Bunu halkı birbirine düşürerek yapıyorlar” dedi. Türkiye’nin dünyanın en iyi 16’ncı ekonomisine sahip olduğunun iddia edildiğini belirten Yüceer, “Bunun için mi ekonomiyi insani gelişmişliğe aktaramadık diye övüneceğiz. Ne kadar zengin olursanız olun siz bu kazancı insana harcamıyorsanız övündüğünüz kazancın bir kıymeti yoktur. Bu büyük ekonomi insanları mutluluğu için harcanmıyor. Yandaşlara harcanıyor” ifadelerini kullandı.

 
KAZANDIĞININ YÜZDE 15’İ VERGİLERE GİDİYOR
İşçilerin zenginlerden daha fazla vergi ödediğini ileri süren Yüceer, “Asgari ücretliler kazandığının yüzde 15’ini vergi olarak ödüyor. Zenginler ise servetinin yüzde 5,7’sini vergi olarak ödüyor. Asgari ücretli vatandaş en zengin 100 kişiden üç kat daha fazla vergi ödüyor. Böyle bir adaletsizlik olamaz. Gelişmiş ülkelerde az kazanandan az, çok kazanandan da çok vergi alınıyor. Gelir dağılımında vergi yükünü düzgün dengeli adaletli bir şekilde almak bizim yükümlülüğümüzdür deniliyor”
açıklamalarında bulundu.
 
İŞÇİLER AÇLIK SINIRININ ALTINDA YAŞIYOR
2012’de iş kazalarından bin 563 kişinin hayatını kaybettiğini dile getiren Candan Yüceer, “Ülkemizde her gün ortalama 176 iş kazası oluyor. Her gün 4 çalışanımız hayatını kaybediyor. Günde 6 çalışan ise iş görememezlik raporu alıyor” dedi. 11 milyon işçinin yüzde 9’unun sendikalı olduğunu söyleyen Yüceer, “Taşeron işçi sayısı 1,5 milyona dayanmıştır. İşsiz sayısı 3 milyona ulaştı. 16 yaşından büyükler için 774 TL olan asgari ücretle, işçiler açlık sınırının altında yaşıyor. Ölümlü iş kazalarında ise Avrupa’da 1. dünyada 3.’yüz. İş güvenliği sıralamasında da dünyada 80’inci sıradayız. Geçtiğimiz yıl 861 işçi iş cinayetine kurban gitti” dedi.
 
150 ŞİRKETİN 50’Sİ BANKA VE FİNANS KURUMLARIDIR

Panel, DİSK Tekstil İşçileri Sendikası Genel Başkanı Rıdvan Budak’ın konuşması ile devam etti. 15-16 Haziran 1970 tarihinde İşçiler tarafından yapılan eylemlerin 43’üncü yılında etkinlik yaptıklarını belirten Budak, “Normal bir ülkede normal insanlar olarak yaşamak istiyoruz. Ama bilmeliyiz ki yaşadığımız dünyadaki ve Türkiye’deki kavgaların nedeni paylaşımdır” dedi. Dünyanın bütün ekonomik gücünün 150 şirket tarafından ele geçirildiğini belirten Budak, “150 şirketin 50’si banka ve finans kurumlarıdır” dedi.
 
ÖRGÜTLÜ GÜCÜMÜZ ZAYIFLADI

Küreselleşen dünyada sendikaların lüks olarak görüldüğünü savunan Rıdvan Budak, “İlk sendika 1760 yılında kurulmuştur. 1850’den itibaren ise sanayi hızlandıktan sonra sendikal mücadele derli toplu hale gelmiştir” dedi. İnsanların farklı köklerden geldiğini belirten Budak, “Bir arada yaşamayı becerebilmeliyiz. Sendikalar tarihte siyasi organizasyonların gerçekleşmesinde öncülük yapmışlardır. Emek etkisizleşmiştir” dedi. 12 Eylül’de 4 milyon çalışanın 2 milyon 600’ünün sendikalı olduğunu belirten Budak, “1961 anayasası ile sendikal haklar geldi. 1963’te Rahmetli Bülent Ecevit Başkanlığı’nda grev ve toplu iş sözleşme hakkı tanındı. 1971’de ise DİSK’i kapatıldı. Bazı sendikalar düzenin bir parçası oldu. 1980-1990 yılları arasında çalışanlar sadece yüksek hakem kurulunun verdiği zamlarla yetindiler. 1990’dan sonra madenci direnişleri ile yeni bir süreç başladı. 12 Eylül’ün getirdiği yasalar değişmedi. Grev yaptığınız zaman fabrikanın yakınında çadır kuramıyorsunuz. Bütün tedbirler sendikalaşmanın olmaması üzerine kuruluyor” ifadelerini kullandı. Programa Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Başkanı Metin Dönmez ile yönetim kurulu üyeleri, Çerkezköy Samsunlular Derneği Başkanı Enver Bayram, ADD Çerkezköy Şube Başkanı Dündar Orhan, Kapaklı Eski Belediye Başkanlarından Şemsettin Dubaz, Karaağaç Eski Belediye Başkanı Onur Karahanlılar ile çok sayıda işçi katıldı. 
 
Haber / Ahmet KARDEŞ