Şükrü Gökçek


ÇOK TEHLİKELİ YOLDASINIZ

Önce Başbakanın sözleriyle başlayalım:


Onların  ufukları dar, küçük düşünüyorlar.

Kelime hazineleri  zayıf, dillerinde hakaretten başka bir şey yok.

Daha önemlisi gönüllerinde millet sevgisi yok.

CHP’si de, MHP’si de, HDP’si  de böyle.”

 

Bir başbakan aynı zaman da bilim adamı, nasıl olur da bazı vatandaşlarını yok sayabilir?

Size, “millete hakaret edin” diye mi oy verildi. Bu  anlayışla millete  hizmet  ettiğinizi söyleyecek olursanız,  sadece kendinizi aldatırsınız..Ki, yarınlarda bunun vebalinden de kurtulamazsınız.

Sizin millet sevgisi anlayışınız buysa, millete hakareti  bilerek  yapıyorsunuz  demektir. 

 xxxx    

 

Anayasa Mahkemesi, her vatandaşımızın en son sığınacağı adalet kalesidir.

Verdiği kararlar kesindir. Yani AYM’ den üstün bir merci yoktur.

Bu  ülkede  AYM tartışılıyorsa, işimiz Allah’a kalmış demektir.

Bir Cumhurbaşkanı  bu sözleri hangi sıfatla söylemiş olabilir?

Bunu kabul etmek durumunda değilim.

Karara uymuyorum, saygı da duymuyorum.

Aslında onlarla ilgili kararı veren mahkeme kararda direnebilirdi.”

 

AYM  nin verdiği karara, Cumhurbaşkanı  karşı olursa, göze girmek isteyenler  ne yapmaz ki?

Devlet büyüklerimiz,  bu  sözleriyle, milletimizi can evinden vurduklarını elbette biliyorlar!

Bir devlet adamı bunları söyleyebiliyorsa, daha çok acılar çekeceğiz demektir. Bu sözler ancak darbe dönemlerinde söylenebilir. Biliyorum,  “dün darbeleri  asker yapıyordu”  diyeceksiniz.

27 Mayıs’tan itibaren, darbelerin  tanığıyım. Askerlerimiz  bu kadar kıyıcı olmadılar!

Bugün, AKP’nin  “Öc  almak  maksadıyla sivil  darbe yaptığını” yorumlayanlar var.

Cemaatle beraber,  devleti ele geçirme  planları …

Adaletsizlikler, orduya karşı duyulan kin  ve nefret  tuzakları…

 Yalan, iftira, inkar ve  din istismarı bu gün ortaya çıkmış, üzücü gerçeklerdir.

 Dün darbeler, Cumhuriyeti  ve vatanı  korumak içindi. Bu gün ise, Başbakanın, Cumhurbaşkanının  yukarıda yazdığım sözleri nasıl bir felaket  geleceğinin de habercisidir.

xxxx

 

Değerli okurlarım, dün  kardeş  dediklerinin bugün  söylediklerine kulak verelim.

Sakın ha… Onlar altından koltuk çekildiği için konuşuyorlar diye gaflete esir olmayın.

“Şeytana lanet okuyup,  sonrasında  onun gösterdiği yolda gidenler sadece  kendilerini aldatıyorlar.”

-****   

Kardeşlerinden bir başkası da diyor ki:

“Erdoğan düşmemek  ve ayakta kalmak için gerekirse,  ülkeyi savaşa  bile sürükler.”

*****

En değerli kardeşi ise Erdoğan’ı  uyarıyor:

“Türkiye Cumhuriyeti devleti tarihinin  en karanlık günlerini  yaşıyor.”

Cumhurbaşkanı ve başbakanın,  bu iyi niyetli ikazları duyacaklarını  zannetmiyorum.

Onlar….Yüzde elliyi,  millet düşmanı ilan ediyor.

AYM kararına  saygı duymadığını söyleyebiliyor.

Tek ve son arzuları,  “Yeni Türkiye, Yeni Anayasa ve Başkanlık” zırhıdır.

Cumhurbaşkanı ve Başbakan tehlikeli yolda çok ısrarlı bir şekilde, engel tanımadan gidiyorlar. Etrafımızı saran ateş gün geçtikçe acıları artırıyor. Ülkede yangın var, Meclis’ e bulaştırılan  tehditler, hakaretler, kavgalar tüm bunların gerginlikten nemalanma adına bilerek ve inatla yapıldığını işaret etmekte.  Anlaşılan tek hedefleri bu karanlıktan bir Başkanlık ve Anayasa çıkarabilmek…

*******

Bugüne kadar “Vatan benim için seccademi serdiğim yerdir” diyen Müslümanlar…  Farkında değil misiniz?  Vatan elden bir giderse,   Allah korusun seccademizi  serecek  yer de bulamayacağız..!!  Gerçekten acınacak  haldeyiz...Allah sonumuzu hayır etsin…!