Hüseyin Gökçeli


Mağdur ettiğinize değiyor mu?

ÖSYM'nin Pazar günü yaptığı Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitim Giriş Sınavı (ALES) saat 10.00'da başlarken, ÖSYM'nin yeni kuralıyla 09.45'te sınava girişlerin sonlanması bazı öğrencilerin kabusu oldu.


Birkaç dakikayla sınavı kaçıran öğrenciler hayal kırıklığı yaşarken, bir öğrenci kapıyı açmayan polislere ‘Cinnet geçireceğim’ dedi. Hâl böyle iken isyanda bulunmamak elde değil. ÖSYM’nin daha önce yaptığı sınavlarda da yine öğrencileri 1 dakika gecikme nedeniyle sınava almama durumu meydana gelmişti. Bu durumla ilgili benimde yaşadığım bir hadiseden bahsedeceğim size. Öncelikle Devletin bir kurumu olan ve eğitim, öğretim ile görevli olan bir kurumun öncelikli görevi; öğrencileri mağdur etmek değil, onlara yaşam isteği, okuma isteği uyandırmak olmalıdır. Her ne sebeple olursa olsun Sen bir öğrenciyi dahi mağdur edersen; O öğrenci yaşadığı devlet sınırı içerisinde, kendisini koruma ve kollama görevi üstlenen vatanına karşı olumsuz bir tutum sergileyebilir. Keşke hiçbir öğrenci mağdur edilmeden bu sınavlar tamamlanabilse. Keşke düzgün bir eğitim sistemi geliştirilip, aydınlık geleceğimize ışık tutacak kardelenlerimize okuma şevki kazandıracak adımlar atılabilse.

Haziran 2011, O zamanlar henüz liseden yeni mezun olmuş, Üniversite hayali ile yanıp tutuşuyordum. Okulum bitti. Ben de Üniversite için para biriktirmeye çalışmaya başlamıştım. Gece-Gündüz 12 saat çalışıyordum. Pazar günü LYS Edebiyat sınavına girmiş, Cumartesi günü ise LYS-Tarih sınavına girmek için hazırlanıyordum. Aynı zamanda da çalışıyordum. Üniversitede harcayacak param olsun diye. Anneme babama fazla yük olmayayım diye. Sınav Cumartesi ve ben Cuma’dan izin aldım. O gün uyku o kadar tatlı gelmişti ki kendimi tutamayıp, uykuya dalmışım. Kalktım saat 17:00’ye yaklaşıyor. Sabahına sınavım var ve benim de gece uyumam lazım diyerekten. Biraz dolaşıp geldim. Fakat o gece uykum gelmedi. Saat sabahın 5’i olmuştu. Benim gözlerim yorulmuş artık dayanamaz duruma gelmiştim. Neyse uyumuşum. Kalktığımda saat 9:42 ve sınav saat 10:00’da idi. Apar topar çıktım evden. 1.5 km yolu 5 dakikada koşup taksiye atladım. Sınav Merkezine geldiğimde saat 10:13 falandı. 2 dakikalık zamanım kalmış ama paragöz taksici beni bırakmadı. 100 Lira tutmuştu taksi, ama ben de 45 lira vardı. Sınav çıkışı vereceğim dememe rağmen dinlemedi beni. Bırakmadı. Oradan geçen bir abi yardımıma koştu ‘Sen git sınavına yetiş’ dedi bana hâlâ içimde umut vardı. Ama içeri girdiğimde Sınav Merkezinde görevli müdür beni almadı sınava. Onca emek, onca hayal bir iki dakika ile çöpe gitmişti. O gün üzüldüğüm kadar, hiçbir şeye üzülmemiştim ben hayatımda. Bir ay atlatamadığım bu şok beni çok etkiledi.

Ve şimdi Pazar Günü yine ÖSYM tarafından yapılan ALES sınavında öğrenciler mağdur edildi. 1 dakikalık gecikmeye rağmen salona alınmadılar. Ağlayarak evlerine geri gönderilmesine göz yumdular. Şimdi soruyorum size; Mağdur ettiğinize değiyor mu?