Asiye ÇİFT ŞAHİN


'KIRIN BACAKLARINI'

Gelen muhtarlara yükleniyor,giden muhtarlara. Yazık gariplere.


Geleneksel muhtarlar toplantıları  var.

Olsun tabii.

Olsun da ,her işi de bu gariplere yıkmayın efendiler.

Mit var ama ,muhtarlara "istihbarat" görevi veriliyor.

Merak ettim.

Muhtarların görev tanımına baktım.

Görevler hepimizin uygulamada

gördüğü ve yaşadıkları kadar.

Yani,seçmen listeleri,seçmen

kağıtlarının  dağıtımı,ikametgah kaydı,

resmî tebligatların

dağıtılması,

görev alanında yapılması gereken hizmetlerle ilgili yerel yönetime görüş bildirmek,

yeşil kart alacaklarla ilgili tesbitler filan.

İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu'da muhtarlarla toplaşmış.

Demiş ki;

"Asayişten de, güvenlikten de, uyuşturucu ile mücadeleden de sorumlusunuz. Evlerde baba ile çocuk arasından, karı ile koca arasından, bundan da sorumlusunuz. Yanmayan elektrikten de sorumlusunuz, okula gitmeyen kız çocuklarından da siz sorumlusunuz. "

İçişleri bakanlığının görev tanımına bakın,muhtarlara "sorumlusunuz"dediklerinin çoğu kendisinin görevi.

Soylu Bakanımız,polislere talimat vermiş.

Demiş ki;"uyuşturu satıcısı yakaladığınızda ayaklarını kırın,suçu bana atın "

Ne hallere kaldık görüyor musunuz?

Dünyanın neresinde var böyle bir zihniyet Allah aşkına.?

Herkes birisinden rol çalıp,racon kesiyor.

"Ayakları kırın, suçu bana atın"

Soylu ve yüce bakan farkında değil galiba..

O uyuşturucunun okul kapısının önüne kadar gelip satılmasından kendisi sorumlu.

Üstelik uyuşturucu ile mücadele Yasa Tasarısı geçirilsin önerisi de Akp oyları ile reddediliyor.

Birisi cevap versin Allah aşkına, bu nasıl bir tiyatro.

Bu nasıl bir samimiyetsizlik?

Bu nasıl bir hamaset.?

Ya da biri  bunun adını koysun.

Bu nedir yahu?

Bu nasıl bir siyaset anlayışıdır?

Millet nasıl bu kadar ahmak yerine konulabilir?

Uyuşturucu ile Mücadele yasa tasarısını engelle,sonra da

"ayakları kırın."

Yıllardır birilerinin halka ,

"Bidon  kafalı" demesine içerleyip,bunu ısıtıp ısıtıp vatandaşı

"Bak bu Atatürkçü size bidon kafalı dedi,işte bunların hepsi böyle" noktasına taşıyanlar ,milleti bölen işte bu zihniyet.

Uyuşturucu ile mücadele edeceksen,samimiysen çıkarsana yasayı.

Yasaya ne gerek var?

"Kır ayağı ya da kafayı"

Sonra  "

Türkiye bir kabile devleti değildir"

"Türkiye bir hukuk devletidir"

Hukuk devletinde HÖH olur mu ?

Yani Halk Özel Harekatı.

Yok ,onlar muhalifler için hazır tutuluyor.

Asıl adı da,MÖH olmalı.

Muhalifleri Öldürme Hareketi.

İsmi HÖH de olsa,KÖH de olsa misyonu bu..

 Asıl mesele şudur..

Sizin yönetemediğiniz her şey,sizi yönetir.

Açık ve net

Yö-ne-te-mi-yor-su-nuz..

Esenlikler dileğiyle..