Hüseyin Gökçeli


Her 200 kişiden biri O'nun torunu

Yaklaşık olarak, tahmin edilen bilgilere göre 1162 yılında Onon nehri kıyısında bir çocuk dünyaya geldi. Doğduğunda avucunun içinde kan vardı. Kabilenin şamanı bunun Tanrı tarafından gönderilen bir işaret olduğunu ve bu çocuğun dünyanın düzenini değiştireceği öngörüsünde bulundu.


Evet öyle idi. Bu çocuğun adı ünlü Moğol Hükümdarı Cengiz Han’dan başkası değildi. Fakat bu küçük çocuğun Cengiz Han olması kolay değildi. Bütün Türk birliklerini tek bir çatı altında topladıktan sonra kurultay tarafından verilmiştir. Asıl adı Temuçin’dir. Temuçin 10 yaşlarında iken babasını kaybetti. Henüz küçük olduğundan kabilesi onu bırakıp Tayciutlar’a katılmak istedi. Annesi Helün Hatun binbir çaba ile kabilenin küçük bir bölümünü geri çevirebildi. Annesi 7 çocuğunu tek başına büyütmek zorunda kaldı. Daha küçücük bir çocukken yaşamak için avlanmak ve mücadele etmek zorunda kaldı. Avladığı avdan kendisine pay vermek istemeyen kardeşi ile yaşadığı tartışmada onu öldürdü. Temuçin’in çilesi bununla da sınırlı kalmadı. Dünyaya nam salacak lakabını henüz kazanmamıştı. Gençliğinde rakip boylar tarafından kendisi ve karısı kaçırıldı. Bir süre köle olarak yaşadı. Bütün bu zorluklara rağmen daha 20 yaşında saygı duyulan bir savaşçı ve komutan olarak biliniyordu. Topladığı destekçilerinden oluşan ordusuyla büyük kabilelerin liderleriyle ittifaklar kurarak güçlendi. 1206 yılında steplerde at koşturan çoğu klanı kendi bayrağı altında birleştirerek uzak diyarları fethe çıktı. Nice güçlük ve sıkıntıya rağmen varlıklarını sürdürebildiler. Bütün bu olaylar sırasında Temuçin’deki önderlik yetenekleri kendisini belli ediyordu.

Gazabından korkun!

Cengiz Han, yaptığı seferlerde öncelikli olarak barış teklifini sunardı. Eğer barışçıl yollarla Cengiz Han’a topraklarını sunarsan sıkıntı yok. Fakat, direnirseniz; Gazabından korkun, Taş üstünde taş omuz üstünde baş bırakmayan acımasız bir kişiliğe sahipti. Örnek vermek gerekirse; O dönemler Orta Asya’da hüküm süren Harezmi İmpratorluğu Moğollarla yaptıkları bir anlaşmayı bozdu. Cengiz Han ortaya çıkan sorunu çözmek için Harezmi Şahı’na İpek Yolu'ndaki malların ticaretinin düzenlenmesi ve kontrolüyle ilgili kıymetli bir ticaret anlaşması önerdi. Harezmi Şahı ise cevap olarak kendisine bu teklifle gelen elçileri öldürdü. Cengiz Han'ın bu harekete cevabı sert oldu. Bütün ordusunu toplayarak Harezmi İmparatorluğu'na sefere çıktı. Sonuçta Harezmi İmparatorluğu bütünüyle çöktü, fakat Cengiz Han, bununla da yetinmedi. Savaş sırasında kendisine asker göndermeyen vasallarından Tankut Devleti'ne karşı da bir sefer düzenleyerek, başkentlerini ele geçirdi ve Tankut Kraliyet ailesinin tamamını katletti. Deyim yerinde ise, acımasız bir hükümdar olgusu vardı. Hiçbir zaman iyi niyete kötü niyetle karşılık verene cevapsız kalmazdı.

Her 200 kişiden biri O’nun torunu

Cengiz Han, ölümsüzlüğü isteyen bir hükümdardı. Ve dünyadaki bütün bilim adamlarını himayesine katıp kendisine ölümsüzlüğü sırrını bulmasını istedi. Taoist bir rahibin O’na çeşitli coğrafyalarda pek çok kadınla beraber olması durumunda ömrünü uzatabileceğini söyledi. Ve Cengiz Han gittiği her yerde kadınlara tecavüz ederek, kendisine büyük bir nüfus elde etti. O dönem ki Dünya nüfusunun 3’te 1’i onun soyuna sahipti. 2000’li yıllarda yapılan araştırmalara binayen, her 200 kişiden birinin onun torunu olduğu düşünülmektedir.