Erol Taşdelen


BDDK'nın Aktif Rasyosu (AR) formülü ile ihracat artmaz, ek düzenlemeler şart

Son bir aydır bankaların ana gündemi olan ve çalışma alışkanlıklarında ezberleri bozan formül yine gündemde. BDDK'nin bankacılık literatürüne kazandırdığı Aktif Rasyosu ( AR ) formülü revize edildi. Anlaşılan o ki BDDK bundan sonra Piyasanın ve günün şartlarına göre ihtiyaç önceliklerini belirleyip, bankaların da bu doğrultusunda hareket etmesi için Aktif Rasyosu (AR ) formülü ile ev ödeve şeklinde çalışma kılavuzu vermeye devam edecek.


 

Bu formülden amacın Banka mevduatlarında Dolarizasyon  önüne geçilmesi, TL mevduatı özendirilmesi; cezaya tabi olmamak, formülün tutması için de TL Kredi verilmeye özendirilmesi olarak yorumlanmıştı. İlk gelen sonuçlar bankaların TL kredi vermek yerine daha kolay bir yol seçerek YP Mevduat faizleri düşürerek bu mevduatlardan kurtulmayı tercih ettikleri oldu. Yabancı ve Yerli Özel sermayeli bankalar TP Mevduat oranlarını düşürürken ( ki yüzde 0,01 – yüzde 0,50 aralığında kaldılar ) Kamu Bankaları YP mevduat oranını ( yüzde 0,50- yüzde 1,90 aralığında ) artırarak bu mevduatın Kamu Bankalarına kaydığı gözlemlenmişti. Bazı uzmanlar da bu tip uygulamaların kamuoyunu tedirgin edeceği yönünde kaygılarını dile getirmişti. İlk sonuçlar BDDK’nın amacına ulaştığını gösterirken, 29.05.2020 – Cuma günü BDDK’dan bir hamle daha gelerek Aktif Rasyosu ( AR ) formülünde revize yaptığı görüldü.

 


YENİ FORMÜLDE NE DEĞİŞTİ ?

 


Revize edilen yeni formülde Pay yani Krediler -  Menkul Kıymetler ve TCMB Swap işlemleri ağırlıkları korunurken; Paydadaki TL Mevduat aynen korunmuş fakat YP Mevduat çarpanı 1,25’den 1,75’e yükseltildi. İlk bakışta bu bankalardaki YP Mevduat üzerinde baskıyı artırır gibi gözükse de ( ki bu yorum da geçerlidir ) değişiklik ile ilgili yapılan açıklamada “YP Mevduat toplamının YP Kredilere kadar olan kısmı için bu katsayı 1 olarak uygulanır” açıklaması değişikliğin asıl amacının ne olduğunu ve bankaların ne yapması gerektiğinin istikameti için de ip ucu verdiği görüldü.

FORMÜLDEKİ MESAJ NET : İHRACATÇI FİRMALARA YP KREDİ VERİN


BDDK bu açıklaması ile bankalara YP Mevduatdaki baskıyı azaltıp cezadan kurtulmak için formülü tutturmak istiyorsanız YP Kredi kullandırmanı ve bu alanı büyütmeniz halinde burada işiniz kolaylaşır mesajı veriyor. Peki bu mesaj ne anlama geliyor. Mesaj net : YP Kredi verin. Burada bilinmesi gereken konu BDDK zaten döviz kredilerin şahıslara verilmesini ve ihracatı olmayan firmalara verilmesini daha önceki duyuruları ile engellemişti. Buradaki amaç belli ve net İhracatı artıralım. Bunun için de İhracatçı firmalara YP Kredi verin.

 

BU FORMÜL DEĞİŞİKLİĞİ İHRACATI ARTIRIR MI?


Formül niyeti ortaya koyuyor. Fakat amaç İHRACATI artırmak ve İhracatçıya destek vermek ise bu formül yetmez ek düzenlemeler de şart. Birincisi, geçen haftaki yazımda da belirttim İhracat kredilerinde Taahhüt kapama süreleri var. Bu süreler kısmen uzatıldı ama bu sürelerin daha da fazla uzatılması şart. Bu sürelerde İhracat bedellerini getirme kısımlarına göre ek süre verme şeklide olabilir. Özelikle dış ticaretin Pandemi nedeni ile kapalı olan ve yavaşlama yaşanan ülkeler için ek süreler verilmesi şart. İkincisi, İhracat bir firmanın YP kredisi kullanabilmesi için; mevcut toplam YP Kredisi ( Leasing ve EXİMBANK kredileri dahil ) artı yeni kullanacağı “toplam YP Kredi tutarı son üç yılda yaptığı İhracat tutarını geçemez” kuralı var. Bu kuralın esnetilmesi şart. Zira bu kural nedeni ile yeni firmalar YP İhracat kredilerinde zorlanmakta. En azından Leasing gibi yatırım amaçlı YP krediler bu formülazisyonun dışında tutulmalı veya yapılan “son üç yıldaki toplam ihracatın 1,5-2 katı kredi kullanabilir” gibi bir esneme şart. Şu anda ihracatçı firmalar veya ihracatını yeni artıracak firmalar için bu alanda ciddi sorunlar var. Üçüncüsü; EXİMBANK aracılığı ile kullandırılan kredilerde Teminat Mektubu veya Poliçe Avali şartının acilen kaldırılması veya esnetilmesi şart. Bu düzenlemeler olmadan sadece formül ile İhracat artırmaya çalışmak sadece Kamu Bankalarına YP Mevduatın daha da akışın hızlanmasını sağlar.  Umarım bu ihracatı artırıcı niyet yukarıda belirttiğim üç nedenden dolayı sekteye uğramaz. Bu hali ile yeni ihracatçı veya ihracatını hızla artıran firmalar için sorunun bir an önce giderilmesi gerekir. Niyetin formülde kalmayıp ek düzenlemeler ile Piyasayı destekler nitelikte olması, İHRACATIN artışının gerçekten isteniyor iradesinin ortaya konması dileğimle.