Moderatörlüğünü Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Bülent Atalay’ın yaptığı konferansa Doç. Dr. Hasan Ali Cengiz katıldı.
Çevrim içi olarak düzenlenen konferansa Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Levent Doğan, Roman Dili ve Araştırma Enstitüsü Müdürü Gökhan Ilgaz, Fen Bilimleri Enstitüsü Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Volkan Aksoy ile akademisyen ve öğrencilerin katıldı. 109 yıl önce İtilaf Devletleri’nin bu savaş ile İstanbul ve Çanakkale boğazlarının kontrolünü ele geçirerek, Rusya'yla güvenli bir erzak tedarik ve askeri ikmal yolu açmak, başkent İstanbul'u zapt etmek suretiyle Almanya'nın müttefiklerinden biri olan Osmanlı Devleti’nin savaş dışı bırakarak istediklerini belirten Doç. Dr. Hasan Ali Cengiz, “Çanakkale Zaferi’nde ilk taarruzu gerçekleştiren Nusret mayın gemisi oldu. Elde kalan son 26 mayınla 8-9 Mart gecesi ustalıkla yapılan bir planlamayla düşmanın kontrolü altındaki karanlık limanda gerçekleştirdiği mayın dökme harekâtı ile 24 saat içinde Marmara’da olacağı planlanan bir filoyu mağlup ve perişan ederek geri püskürttü. Çanakkale boğazını gemilerle geçemeyeceklerini anlayan düşmanlarımız, bu kez topraklarımıza karadan girmeyi denediler” dedi.
“ASIL KANLI MÜCADELE KARA SAVAŞLARINDA YAŞANDI”
Asıl kanlı mücadelelerin kara savaşlarında yaşandığını belirten Cengiz, Kara savaşlarında Anafartalar Grup Komutanlığı’na atanan Mustafa Kemal’in cephanesi biten askerlere süngü tak emri vererek ‘Ben size taarruz emretmiyorum. Ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve başka komutanlar geçebilir’ sözleriyle adeta savaşın seyrini değiştirdiğini söyledi.Çanakkale Cephesi’nin Anadolu halkına verdiği azim, umut ve kararlılığın Kurtuluş Savaşı’nın meşalesini de ateşlediğini belirten Cengiz, Çanakkale, Türk milletinin bağımsızlık ve hürriyet söz konusu olduğunda neler yapabileceğini dünya âleme gösterdiğini dile getirdi. Konferansa katılan Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Levent Doğan da Çanakkale Zaferi’nin önemine dikkat çekti.
Haber / Erdal AYDIN
