Asistan hekimlerin çalışma koşullarını TBMM gündemine taşıdı

Cumhuriyet Halk Partisi PM Üyesi ve Tekirdağ Milletvekili Dr. Candan Yüceer, asistan hekim Rümeysa Berin Şen'in nöbet çıkışı trafik kazasında yaşamını yitirmesinin ardından, asistan hekimlerin çal?

GÜNDEM 2.11.2021 17:38:00 0
Asistan hekimlerin çalışma koşullarını TBMM gündemine taşıdı

Konuyla ilgili meclis araştırma önergesi hazırlayan Yüceer, “Pandemi süreciyle beraber asistan hekimlerin yaşadığı sorunların katlanarak arttığını biliyor ve görüyoruz. Bu nedenle intihar eden veya kaza nedeniyle hayatını kaybeden hekimlerin haberlerini sıklıkla görmeye başladık. Öte yandan zorlu koşullara maruz kalan hekimlerimiz yurtdışına göç ediyor. Bu sorunların Meclis’te ciddiyetle ele alınması gerekiyor” dedi. Yüceer tarafından hazırlanan Meclis Araştırma Önergesinin gerekçesinde, Türkiye’de asistan hekimlerin 36 saate varan çalışma sürelerinin olduğu, ücretli nöbet ertesi izin haklarının yok sayıldığı ve asistan hekimlerin görev tanımının dışındaki angarya işlerle uğraşmaya zorlandığı ifade edildi.

 

NÖBET SAYISI AYDA 14-15’İ BULUYOR

 

Önergenin gerekçesinde, Tıpta Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği’nde ‘uzmanlık öğrencileri 3 günde birden daha sık olmayacak şekilde nöbet tutmalıdır’ denmesine rağmen resmiyete yansımasa da kimi kliniklerde nöbet sayısının ayda 14-15’i bulduğu, mevzuata göre ‘gece nöbeti tutanlara ertesi günü görev verilmez’ ifadesi yer almasına rağmen başhekimlere kurumda hizmetin aksamaması gerekçeleriyle nöbet ertesi dinlenmesi gereken hekimi mesaiye devam ettirme yetkisinin verildiği, hekimlerin, günlük 8 saatlik mesainin ardından 16 saat nöbet tuttuktan sonra ertesi gün çalışmaya yani 36 saat süreyle çalışmaya devam ettiği, asistan hekimlerin çoğunun aylık nöbet süresi 130 saati aşmasına rağmen 130 saati aşan nöbet ücretlerinin yine mevzuata göre ödenemediği, nöbet sonrası izin kullanabilenlere ise nöbet ücreti ödenmediği ifade edildi. Gerekçede, performans sisteminin, eğitimi geri plana attığı, hiyerarşik ilişkilerin mobbinge neden olabildiği de belirtilirken, Türk Tabipleri Birliği Asistan ve Genç Uzman Hekim Kolu’nun geçtiğimiz yıllarda, farklı iller ve hastanelerdeki toplam 515 asistanla yaptığı Tıpta Uzmanlık Eğitimi Anketi’nden çıkan bazı çarpıcı sonuçlara da yer verildi.

 

“TÜRKİYE’NİN SAĞLIK SİSTEMİ BÜYÜK BİR KRİZ YAŞIYOR”

 

Asistan hekimlerin eğitim süreçlerinin yeterli olmadığını, şu anki sistemde çalışan asistan hekimlerin kendilerini yetersiz ve tükenmiş hissettiklerini ifade eden Yüceer, yanlış sağlık politikalarının hekimlerin göç etmesine ya da yaşamını yitirmesine neden olduğuna vurgu yaparak “AKP iktidarının yanlış sağlık politikaları nedeniyle Türkiye’nin sağlık sistemi büyük bir kriz yaşıyor. Pandemi ile birlikte Sağlık Bakanlığı’nın, salgını gerekçe göstererek aldığı kararlar nedeniyle hali hazırda zor şartlarda çalışan asistan hekimlerin yaşadığı sorunları daha da arttırdı. Performansa dayalı insani olmayan çalışma şartları, ücretlerin düşüklüğü ve sağlık çalışanlarına uygulanan mobbing doktorların göç etmesine ya da kaza veya intihar nedeniyle yaşamını kaybetmesine neden oluyor. Zor ve zahmetli eğitim sürecinden geçip tıp fakültelerinden mezun olan genç doktorlarımız daha ilk tecrübe edindikleri dönemlerde umutsuzluğa ve tükenmişliğe mahkûm oluyorlar. Mental ve fiziki açıdan tükenmiş hisseden sağlık çalışanları başka ülkelere göç ediyorlar. Son 10 yılda toplam 4 bin 891 genç doktorumuz yurt dışına gitti. 2021’in ilk dokuz ayında 967 doktorumuz gidecekleri ülkelere vermek üzere Türk Tabipleri Birliği’nden (TTB) iyi hal belgesi aldı” dedi.

 

“MUAYENE SÜRESİNİN 5 DAKİKAYA DÜŞÜRÜLMESİ AKIL VE VİCDANLA AÇIKLANAMAZ”

 

AKP hükümetleri döneminde sağlık sisteminin düştüğü durumun içler acısı olduğunu kaydeden Milletvekili Yüceer, “Çalışma koşullarının kötüleşmesi sadece mesai süresi, mobbing ve ücretlerde kendini göstermiyor. Bunlara ek olarak muayene süresinin 5 dakikaya düşürülmesi akıl ve vicdanla açıklanamaz. Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği kriterlere göre bu sürenin en az 20 dakika olması gerekiyor. Bir hekimin hastasına şikayetini sorduğunda, hastanın anlatması zaten en az 5 dakika. Bir hekimin 5 dakikada ne hastanın yakınmasını anlayabilmesi ne de muayenesini yapabilmesi mümkün değildir. Bu dayatmalarla bir yandan hekimlik mesleğinin özerkliğine müdahale edilirken diğer yandan da sağlıkta şiddete zemin hazırlanıyor. Sağlık alanında liyakatsiz yöneticilerin bu akıl almaz kararlara devam etmesi halinde maalesef Türkiye’nin sağlığı hiç iyi olmayacak” diye konuştu.

 

Haber / Gülveren ALTUNOĞLU