Kırklareli Üniversitesi 2. Merkezi Derslikler Binası 15 Temmuz Şehitler ve Gaziler Hasan Zan Konferans Salonu’nda düzenlenen konferansa, Kırklareli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bülent Şengörür, üniversite akademik ve idari personeli ile öğrenciler katıldı.
“TÜRKİYE, DÜNYADA EN FAZLA EV SAHİPLİĞİ YAPAN ÜLKE”
Günümüzde insani, kamu, kültür, dijital, sosyal medya diplomasisi gibi çeşitli diplomasi türlerinin ortaya çıkmasının bize dış politika araçlarının çeşitlerini gösterdiğini ifade eden Doç. Dr. Muharrem Ekşi, “Bunu Türkiye ve Türk Dış Politikası çerçevesinde değerlendirdiğimizde özellikle 2000’li yıllarda Türkiye’nin Dış Politikada paradikmatik bir değişim ve dönüşüm geçirdiğini görmekteyiz. Türk Dış Politikası geleneksel diplomasinin ötesine geçip, diplomasi araç ve yöntemlerini çeşitlendirerek sadece coğrafya olarak Latin Amerika’dan Çin’e kadar çok boyutlu diplomasi değil aynı zamanda dış politika diplomasisi alanına sosyokültürel unsurları da dahil ederek, çok katmanlı çerçevede çeşitlendirdiğini söyleyebiliriz. Bu anlamda Türk Dış Politikası 2000’lerde insani diplomasi ile dış politikanın ayrılmaz bileşeni haline gelmiştir. Türkiye 4 milyon civarı Suriyeli sığınmacıya ev sahipliği yaparak, dünyada en fazla ev sahipliği yapan ülke konumundadır. Türkiye, Nisan 2012’den günümüze kadar sadece Suriyeli sığınmacılara yönelik kendi kaynaklarından 30 milyar dolar harcayarak, dünya küresel düzeyde mültecilere en fazla yardım yapan yani dünyanın en cömert ülkesi olmuştur” şeklinde konuştu.
“BOSNA’DAKİ BÜYÜK KATLİAM BİZLERİ UYANDIRDI”
İnsani diplomasinin Türkiye’de pek çok ilke vesile olduğunu söyleyen İHH Başkan Vekili Hüseyin Oruç ise, “1992’de Bosna ile ilgili çalışmaya başladığımızda Türkiye’de Bosna diye bir yerin, Bosna’da yaşayan Müslümanlar ile bilgilerin çok sınırlı olduğunu söyleyebiliriz. Bosna’daki büyük katliam bizleri uyandırdı. İHH, İslam coğrafyasında belki en önde söylenebilecek ve Türkiye için bir ilk sayılabilecek kendi sınırları dışında mazlumların yanına gitmek için kurulmuş bir yapıdır. Bunun öncesi yok. Bosna’da biz şunu gördük, yardım çok önemli bir şey ve bizlerin o insanların yanında olması gerekiyor. İHH o kadar hızlı koştu ki 1995 yılından 2000’li yıllara kadar 150 ülkede çalışmalar yaptı. Hep istedik ki ilk biz gidelim oralarda bir kapı açalım ve herkes o kapıdan girsin. Bizim açtığımız kapı noktadır. İnşallah o kapıdan milyon noktalar geçer. ‘İnsani Yardım’, ‘İnsan Hakları’ ve ‘İnsani Diplomasi’ dünyada bu 3’ünü birlikte yapan çok az yapı var. Bu da aslında uzun bir isim ortaya çıkarıyor. ‘İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı’ isim biraz uzun ama İHH bu 3’ü ile bir marka oldu” ifadelerini kullandı. Konferans, Rektör Şengörür’ün konuşmacılara plaket takdimi ile sona erdi.
Haber / Özge MERİÇ
