Tren faciasında yakınlarını kaybedenlere psikolojik destek

Çorlu Sarılar Mevkii'nde meydana gelen ve Türkiye'yi yasa boğan tren faciasında yakınlarını kaybedenlere psikolojik destek veriliyor. Uzunköprü Belediye Başkanı Enis İşbilen, faciada ölenlerin ya

GÜNDEM 24.07.2018 17:21:00 0
Tren faciasında yakınlarını kaybedenlere psikolojik destek

24 kişinin hayatını kaybettiği, 341 kişinin de yaralandığı tren faciasında trenin kalkış noktası olan Edirne'nin Uzunköprü ilçesinden de 12 kişi hayatını kaybetti. İlçede, ölenlerin ve yaralananların yakınlarına terapi uygulanıp, psikolojik destek veriliyor. Uzunköprü Belediye Başkanı Enis İşbilen'in desteğiyle Türk Psikologlar Derneği'nden 2 psikolog ve Uzunköprü Belediyesi'nden psikolog Duygun Tunca, aileleri her gün ziyaret edip, desteklerini sürdürüyor.

 

 

İLÇEDE TRAVMA YAŞATTI

 

 

Uzunköprü Belediye Başkanı Enis İşbilen, faciada ölenlerin yakınlarına psikolojik destek verdiklerini belirterek, “Kaza ilçede büyük bir travma yaşattı. Her mahalleden insanlarımız öldü ve yaralandı. Kaybettiğimiz insanların yakınlarına psikolojik destek veriyoruz. Bu travma çocuklar, yetişkinler ve aileler için atlatılması çok zor bir travma” dedi.

 

 

ÇOCUKLAR TRAVMAYI DAHA ZOR ATLATIYORLAR

 

 

Tren kazasından en fazla çocukların etkilendiğini belirten Uzunköprü Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü'nde görevli psikolog Duygu Tunca da “Tren kazasının ardından birinci derece kaybı yaşayan ailelerle görüştük. Özelikle çocuklar bu kazadan fazlasıyla etkilenmiş durumdalar. Her gün listemizde olmayan kişilere ulaşmaya devam ediyoruz. Ailelerde büyük yaş grubu özelikle babaanneler, dedeler dini kavramlarla bunu atlatabiliyorken, çocukların soyut düşünme dönemleri gelişmediği ve ne olduklarını adlandıramadıkları için biraz daha zorlanıyorlar bu süreci atlatırken” dedi.

 

 

TREN KAZAZEDESİ YAŞADIKLARINI ANLATTI

 

 

Tren kazasından yaralı kurtulan ve çocukları Umut (7) ve Zeynep (9) ile Çerkezköy'deki yakınlarının yanına gitmek için Uzunköprü'den trenin üçüncü vagonuna binen Neslihan Kırgın, çocuklarının yüzünü yıkamasıyla kendisini tanıdığını söyledi. Kaza sonrası olay yerinin mahşer yeri gibi olduğunu ifade eden Kırgın, “Ben iki çocuğumu alıp, Uzunköprü'den trene bindim. Üçüncü vagondaydık. Muratlı'yı geçtik, tren zıpladı. Zıplayınca 'Ne oluyor?' dedik, 'gidiyoruz' dedik. Çocuklar, hepimiz sarsıldık. Devrildiğimizi hatırlamıyorum. Ben vagonun altındaydım. Boynuma kadar çamura batmışım. Arkamda bir kadın, 'Abla ne olursun çık, ben de çıkayım' dedi. O sırada çocuklarımı aradım. Daha sonra üzerimdeki elbisemi sıyırarak sol bacağımı çıkardım, sağ bacağım çamurda kaldı. Bir ağabey vardı orada, ondan yardım istedim. Beni çıkardı, çocuklarımı aramaya başladım. Çocuklarımı bulamayınca çantamı aldım, eşimi aradım. Kulaklarım çamurla dolu olduğundan eşimi duyamadım. Çocuklarımı bulamadım. Ayağım kırılmış, o acıyı hissetmiyorum, çocuklarım yok diye. O insanların feryatları mahşer yeri gibiydi. Trenin vagonlarının devrildiği tarafa çocuklarımı aramaya çıktım. Bu sırada herkes bağırıyor, 'eşim yok, çocuğum yok' diye sesler geliyordu vagonların altından. Aşağı buğday tarlasına doğru indiğimde oğlum Umut'u sarı renkli tişörtünden tanıyarak buldum. Kızım Zeynep de yanındaydı. Yüzüm çamurlu olduğu için çocuklarım beni tanıyamadı. Yüzümü yıkadıktan sonra çocuklarım beni tanıdı. Çocuklarımı raylara çıkarıp oturdum” dedi.

 

 

KÖYLÜLER OLMASAYDI ÖLÜ SAYISI ARTARDI

 

 

Sarılar köylülerinin traktörleriyle olay yerine gelip yaralıları ambulanslara taşımalarının çok sayıda kişinin hayatını kurtardığını ifade eden Neslihan Kırgın, “Sarılar köyünden traktörüyle gelenlerden Allah razı olsun. Kaza sonrası gelerek yaralıları vagon altından çıkarıp, kasalara koyarak, ambulanslara taşıdılar. Çok kişiye müdahale ettiler. Onlar olmasaydı kan kaybından, sıkıntılardan dolayı ölü sayısı çok artardı. Beni de çamurdan çıkarıp hayatımı kurtardılar. Köylüler olmasaydı ölü sayısı artardı” dedi.

 

 

Haber / Gülveren ALTUNOĞLU