28 Uygur Türkü için gıyabi cenaze namazı

Geçtiğimiz 22 Haziran günü Doğu Türkistan'da öldürülenler 28 Uygur Türkü için dün Kapaklı Merkez Camii'nde musalla taşının üzerine Türk ve Doğu Türkistan bayrağı serildi ve

GÜNDEM 28.06.2015 16:43:00 0
28 Uygur Türkü için gıyabi cenaze namazı

Dün öğle namazının ardından kılınan gıyabi cenaze namazına MHP İlçe Başkanı Yusuf Çetin, Kapaklı Ülkü Ocakları Başkanı Korhan Ogan, Ülkü Ocakları üyeleri ile çok sayıda vatandaş katıldı. Gıyabi Cenaze namazını ise Fikri Uğurlu isminde bir vatandaş kıldırdı.

Gıyabi cenaze namazının ardından Kapaklı Ülkü Ocakları Başkanı Korhan Ogan Kapaklı Kent Meydanında basın açıklaması yaptı. Çin’in işgali altındaki Doğu Türkistan’da uzun yıllardır zulmün devam ettiğini belirten Ogan, burada Müslüman Uyur Türklerinin yaşam mücadelesi verdiğini belirterek, “Bu mücadelenin bir tarafında, asimilasyon politikalarına karşı kendi vatandaşlarında milli kimliklerini ve din değerlerini muhafaza etmeye çalışan soydaşlarımız, diğer tarafta da Doğu Türkistan’ın demografik yapısını değiştirmek için her türlü vahşeti reva gören zalim Çin bulunmaktadır. Modern dünyanın gözleri önünde Uygur Türklerine sistematik olarak işkence edilmekte, söz konusu Doğu Türkistan olduğunda insan hakları beyannameleri herhangi bir hüküm teşkil etmemektedir. Özellikle Ramazan ayında Uygur Türklerinin tüm değerleri hedef alınmakta sözde demokrasi havarileri özlerindeki ‘haçlı’ ruhunu bu zulme karşı sessiz kalarak ortaya koymaktadırlar. İçersinde bulunduğumuz bu Ramazan ayında da tablo değişmemiş ve aynı senaryo bir kez daha uygulamaya konulmuştur” dedi.

KABUL EDİLEBİLİR DEĞİLDİR

Çin’in bu vahşet ve zulmü 22 Haziran’da Kaşgar’da kendini gösterdiğini kaydeden Ogan, “Çin polisi tarafından soydaşlarımız acımasızca şehit edilmiştir. İşgalci Çin yönetiminin, keyfi ve yargısız infazlarına bir yenisi daha eklenmiştir. Ne vahimdir ki, yine söz konusu Müslüman Türk olduğunda uluslar arası sivil toplum kuruluşları “lal” olmuş ileri demokrasi aşıkları üç maymunu oynamaktadır. Haçlı zihniyetinin tezahürü bu kuruluşlarla birlikte soydaşlarımızın ‘Anavatan bildikleri’ Türkiye’nin resmi organlarının da tüm bu vahşet karşısında sessiz kalması kabul edilebilir gibi değildir” dedi.