OSMANLI DÖNEMİ'NDE VİZE

Kırklarli'ne bağlı Vize'nin geçirdiği üç büyük dönemden sonuncusu Osmanlı dönemidir. Osmanlı Devleti'nin daha kuruluş döneminde bu devletin hakimiyetine giren Vize, en çok gelişme gÃ

KÜLTÜR SANAT 22.04.2015 17:10:00 0
OSMANLI DÖNEMİ

Osmanlı Devleti 1356 yılında Rumeli’ye adım attığı zaman Gelibolu dolaylarının da çehresi değişmeye başladı. Daha sonraları Trakya’nın orta kesimlerini  alan Sultan I.Murat (1362-1389) kumandanlarına 1363 yılında Vize’yi de fetih ettirdi.

 

Istıranca Dağları’nın güney yamaçlarında bu güzel ve şirin kasaba bu fetihle Türklerin eline geçmiş oldu. Ancak bu fetih uzun sürmedi. Bizans İmparatorluğu’na karşı kazanılan bu zafer Bulgarları da endişeye sevk etti. Bulgar Kralı Asen, Türk fethini takip eden 1-2 yıl içinde Kırklareli, Midye (Kıyıköy) Pınarhisar ve Vize’yi ele geçirdi. Mücadeleci bir krala benzeyen Çar Asen Osmanlı Devletini bir hayli uğraştıracağa benziyordu. Fakat onun 1365 yılında ölümü ile bölgeden Bulgar tehlikesi de kalktı.

 

 BİZANSLILAR DURUMDAN FAYDALANDI

 

Bizanslılar Bulgarların bu durumundan derhal faydalandılar ve Trakya’nın kuzey kısmını kendilerine bağladılar.1368 yılında Kuzey Bulgaristan’a bir sefere başlayan Sultan I.Murat, Bulgarların elindeki Aydos, Karnabat, Sözebolu, kasabalarını aldıktan sonra, doğuda Bizans İmparatorluğu üzerine yöneldi.1369’da Pınarhisar ve Vize’yi zapt etti.

 

Bizans İmparatorluğu stratejik bir mevkide bulunan Vize’yi her zaman geri almak istedi. Bu amaçla 1373 yılında Vize taraflarına bir yağma akını düzenledi. Vize Sancak Beyi Şirmerd Bey bu durumu derhal Sultan I.Murat’a bildirdi. En kısa zamanda Rumeli’ye geçen Sultan kuvvetlerini Malkara’da topladıktan sonra Lala Şahin Paşa’yı İpsala civarındaki Firecik Kalesi’ni zaptına gönderdiği gibi kendisi de Çatalca taraflarına yürüyerek İnceğiz, Çatalburgaz Kalelerini aldı. Lala Şahin Paşa da Firecik Kalesini fetih ettiğinden 1373 seferi başarı ile sona erdi. Bizans İmparatoru barış yapmaya mecbur oldu. Arkasından yeni alınan yerlere Anadolu’dan muhacirler getirilip dini, ilmi ve sosyal kurumlar tesisine başlandı ve kısa zamanda da bunlar bitirildi.

 

 

VİZE OSMANLI DÖNEMİNDE KARDEŞ KAVGALARINA ŞAHİT OLDU

 

Sultan I.Murat zamanında Osmanlı toraklarına katılan Vize, Çelebiler devrinde vuku bulan kardeş kavgalarında bir de meydan savaşına şahit oldu. Kardeşi Musa Çelebi ile taht mücadelesi yapan I.Mehmet Çelebi çok güvendiği kumandanı Evrenos Bey ile beraber Vize tarafında, önce Musa Çelebi’nin Kara Halil kumandasındaki kuvvetlerini mağlubiyete uğrattı ve ondan sonra Edirne yönüne doğru ilerlemeye devam etti.(1413) Bu savaş Çelebi Mehmet’e (1413-1421) taht kapılarını açtı.

 

1441-1444 YILLARINDA OSMANLI HAKİMİYETİNDEN BİZANS’IN ELİNE GEÇTİ

 

 

II. Murat zamanında (1421-1451) Osmanlı İmparatorluğu bu Sultanı gevşekliği yüzünden bazı yerleri düşmanlarına terk etmek zorunda kaldı.Özellikle 1441-1444 yıllarında devletin varlığının tehlikeye düştüğü bir dönemde olması kuvvetle muhtemel olan bir devrede Vize Osmanlı hakimiyetinden Bizans'a geçti.Fatih’in cülusunda (1451) Vize, Midye, Misivri, Ahyolu, Sözebolu hala Bizans’ın elinde idi.İstanbul’u alamaya kesin bir şekilde kararlaştırmış olan Fatih, fetihten 3-4 ay önce bu şehre yardımları ve yakın destekleri bulunan yukarıdaki şehirlerin zapt edilmesi görevini Karaca Paşa’ya verdi. Şubat 1453’te 10.000 kişilik bir kuvvetle harekete geçen Karaca Paşa kısa bir süre içinde Misivri, Ahyolu ve Vize Kalelerini fetih ederek İstanbul’un fethini kolaylaştırdı.

 

 

VİZE SANCAĞI

 

1356 yılında Rumeli’ye ayak basan Osmanlı Devleti yavaş yavaş buranın teşkilatlanmasına da önem verdi. XV. yüzyılın ilk yarısında Timurtaş Paşa, Beyazıt Paşa, Sinan Paşa ve Şehabettin Paşa gibi önde gelen şahsiyetlerin bu bölgenin idaresinin başına geçirdi. Bunlar ilk fetih ettikleri yerleri “Paşa Sancağı” halinde idare ettikleri gibi daha ziyade stratejik emmiyeti bakımından ön planda gelen veya idari bir merkez olmaya elverişli görünen kale ve şerhleri de bir liva (Bayrak)(idare) olarak en ziyade yararlılığı görünen ve kabiliyetine güvenilen kumandanlar vasıtasıyla kontrollerinde bulunduruyorlardı. Böylece sırasıyla Gelibolu, Çirmen, Vize, Sofya, Niğbolu Livaları kuruldu ve bunlar Rumeli Beylerbeyliğine bağlandı.

 

TRAKYA’DAKİ ÜÇ LİVA’DAN BİRİ VİZE İDİ

 

 

Görüldüğü kadarı ile Fatih döneminde Trakya’da üç livalık bulunuyordu ve bunlardan bir tanesi Vize Sancağı idi. Diğer ikisi ise Gelibolu Livası ile Paşa Sancağı (Edirne) idi. İdari teşkilatının yanı sıra Ordu teşkilatı yönünden de Vize’de askeri birlikler bulunuyordu. Osmanlı Ordu sisteminde canbaz ve tatarlar, yaya ve müsellemler gibi geri hizmetlerde kullanılan amele taburları veya birlikleri idi. Bunlardan canbazlar 39 ocak halinde Vize ve Vidin taraflarında bulunuyorlardı.Tatarlar da aynı hizmeti görürler, Yanbolu, Vize ve Vidin taraflarında otururlardı ve bunlara benzeyen ve garipler denilen bir sınıf daha vardı ve bunların hepsi de yani canbaz, tatar ve garipler Yörük Bey’ine tabi idiler. XV.Yüzyılda Trakya’da üç idari merkezden biri olan Vize kültürel hayat yönünden de en canlı bir şehirdi.Dönemin meşhur Osmanlı tarih ve edebiyatçısı Behişti Vize’de doğmuş ve “Tarih-i Behişti” adlı eserinde Osmanlı Tarihini kaleme almış, 1389-1502 yılları arasındaki olayları edebi bir dilde açıklamıştır.

 

 

KANUNİ DÖNEMİ (1520-1566) VİZE

 

 

 Kanuni döneminde Vize Doğu Trakya Krallığı ve Bizans döneminde olduğu gibi parlak bir dönem geçirmiştir .Bu dönemde Sancağı Zağarcı Ahmet Bey idare ediyordu ve Sancağın yıllık geliri 230.000 akçe idi.1526-1528 yıllarına ait olması muhtemel belgelerde de Sancak Beyi bu gelirin her 5.000 akçesi için bir cebelü (tam teşkilatlı süvari) yetiştirmek mecburiyetindeydi.Bir diğer kaynağımız olan Avni Ali ise Sancağın 224.465 akçe geliri ile 44 süvarisi bulunduğunu kaydeder. Bu dönemde Vize’de 12 mahalle, bir cami, 10 mescit, ve bir hamam mevcuttu.Bu mahalleler şunlardı:

 

1-Mahalle-i Cami: 26 hanedir.Nüfusu 130 kişidir.1 İmam, 1 müezzin, 1 akıncı vardır.

 

2-Mahalle-i Hasan Bey: 12 hanedir.Nüfusu 60 kişidir.1 İmam, 1 muhassil (vergi memuru), 1 hatip vardır.

 

3- Mahalle-i Selahaddin: 40 Hanedir.Nüfusu 200 kişidir. 1 İmam, 2 muhassil (vergi memuru), 8 akıncı, 1 berat sahibi ve 1 sipahizade vardır.

 

4-Mahalle-i Hayreddin:4 hanedir. Nüfus 20 kişidir. 1 İmam, 1 müezzin vardır.

 

5- Mahalle-i-Saruhanlı: 10 hanedir.Nüfusu 50 kişidir. 1 İmam, vardır.

 

6- Mahalle-i Boyacıhas: 10 hanedir.Nüfusu 50 kişidir. 1 İmam, 1 muhassil vardır.

 

7- Mahalle-i Hacı Ali nam-ı diğer Yörük Musa: 16 hanedir.Nüfusu 80 kişidir.1 İmam, 1 akıncı, 1 muhassil vardır.

 

8- Mahalle-i Seyid Kasım: 12 hanedir.Nüfusu 60 kişidir.1 İmam vardır.

 

9- Mahalle-i Hacı Sadi: 23 hanedir.Nüfusu 115 kişidir.1 İmam, 1 sipahizade vardır.

 

10- Mahalle-i Bucak: 18 hanedir. Nüfusu 90 kişidir.1 İmam, 1 akıncı, 2 beratlı sahibi, 1 doğancı vardır.

 

11- Mahalle-i Yenice: 6 hanedir. Nüfusu 30 kişidir.1 İmam vardır.

 

12- Mahalle-i Cemeat-i Gebran (Hristiyan): 95 hanedir. Nüfusu 475 kişidir.

 

Bu kayıtlara göre Kanuni döneminde Vize merkezde 1085 kişi yaşamakta olup bunun 475’ i gayri Müslim, 610 u Türk’tür.

 

Osmanlı kayıtlarına göre Vize Sancağı’na Çorlu, Kırkkilise (Kırklareli) Hayrabolu, Birgos (LüleBurgaz), Saray, Pınarhisar, Silivri, Danişmend-i-Eski (Babaeski) nahiyeleri bağlıdır. Sancağın toplam 111 köyü vardır.

 

Bu dönemde Vize kültürel anlamda da parlak günler geçirdi. Bu dönemde Vize’de doğup yetişen Kaygusuz Alaaddin, (Ö.T. 1563) hece vezni ve arı Türkçe ile yazdığı şiirlerle ün yapmıştır. 

Marmara Haber / Seyit SÜREN