11 YIL ÖNCE TAM TEŞHİS KOYULDU
6 yaşında yakalandığı hastalıkla 20 yıldır mücadele eden Aker, “Ekonomik yönden bittik, artık tedavimi karşılayamıyorum. Çalmadığım kapı kalmadı, çok acı çekiyorum, devlet büyüklerimiz lütfen bana bu iyiliği yapsın” dedi. Böbreklerde ortaya çıkan ve idrarda aşırı kan kaybı sonucu ölüme bile yol açabilen hastalık nedeniyle ölümü her an ensesinde hissettiğini ifade eden Aker, tam teşekküllü hastanede tedavi görmesi gerektiğini kaydetti. Kırıkköy beldesinde babası inşaat işçisi olarak çalışan Hüseyin Aker, 6 yaşında başlayan rahatsızlığına doktorların 11 yıl önce tam teşhis koyduğunu ama hala tedavisiyle ilgili olumlu bir gelişme yaşanmadığını söyledi.
RAHATSIZLIÐIMA BİR ÇÖZÜM BULUNMASINI İSTİYORUM
Hastalığı nedeniyle her an ölümü ensesinde hissettiğini belirten Hüseyin Aker, "Hastalığımın ne zaman ortaya çıkacağı belli olmuyor. Bu yaşadığım hastalık sonucunda bazı zaman idrarımdan aniden aşırı kan da geliyor. Bu beni oldukça endişe ve tedirgin ediyor, çünkü ben de arkadaşlarım gibi çalışmak, yaşamak, eğlenmek ve mutlu bir şekilde gülmek istiyorum. Hastalığımın tedavisinin Almanya veya İngiltere’de olduğunu öğrendim. Ekonomik sıkıntı içerisindeyiz, babam evimizin geçimini inşaatlarda çalışarak sağlıyor. Annem ise nerede iş bulursa çalışıyor. 3 kız kardeşim evli, en küçük kardeşim ise öğrenci, tabii bu imkânsızlıklarla bizim oralara gitmemiz ve tedavi olmamız çok zor gözüküyor. İnanın aşırı kan kaybından dolayı bir gün öleceğim bir an evvel devlet büyüklerimizin bu rahatsızlığıma bir çözüm bulmasını istiyorum" diye konuştu.
AŞIRIYA KAÇTIÐI TAKDİRDE ÖLEBİLİRİM
Lüleburgaz Devlet Hastanesi “Özürlü Sağlık Kurulu” tarafından 1 Aralık 2011 tarihinde kendisine işitme kaybı ve iki böbreğinde devamlı takip ve sık tedavi gerektiren üst üriner sistem hastalığı nedeniyle yüzde 53 özürlü raporu verildiğini belirten Aker, "Kırklareli Gazeteciler Cemiyeti Üyesi Mustafa Alp, benim bu durumumla yakından ilgilenerek, bürokrasi işlemlerinde bana çok yardımcı oldu. Kendisinden Allah razı olsun. Ayrıca Lüleburgaz Kaymakamımız Sayın Cemalettin Yılmaz, bana 3 ayda bir verilmek üzere Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’ndan özürlü maaşı bağlattı. Evimize kışlık odun, kömür ve yiyecek yardımında bulundu. Ondan da Allah razı olsun ama benim bir an evvel tam teşekküllü bir hastanede düzenli bir tedavi görmem gerekiyor. Ben bu hastalığa yakalandığımdan bu yana hayatım alt üst oldu. Annem, babam da perişan ve çaresiz kaldı. Hastalığımın ne zaman nüksedeceği belli olmuyor. İnanın bu genç yaşta çok yoruldum ve hastalığım dolayısıyla çok acı çekiyorum. İdrarımdan kan geliyor. Bu kan aşırıya kaçtığı takdirde ölebilirim de. Ağrılarımı dindirmek için geçici olarak vurulan ağrı kesici morfin iğneleri vücudumda bağışıklık yaptı" dedi.
Haber / Kübra ÖZAYDIN
