Gribe yol açan en önemli sebeplerden biri de vücudumuza girebilen ve bize zarar veren dış maddelere karşı koruyuculuÄŸu olan bağışıklığımızın düÅŸmesidir. Bağışıklığı güçlendirmenin yolu ise doÄŸru ÅŸekilde beslenmekten geçiyor. Yorgunluk, sık tekrarlayan iltihaplanma, grip, soÄŸuk algınlığı, boÄŸaz aÄŸrısı ve alerjiler bağışıklık sistemimizin düÅŸtüÄŸünün en önemli göstergelerinden biridir. Böyle bir durumda, ilaç ve aşı yöntemlerine baÅŸvurmak yerine saÄŸlıklı beslenmek önceliÄŸimiz olmalı.
DoÄŸru ÅŸekilde beslenmek sadece kilo kontrolünü deÄŸil aynı zamanda vücudun bağışıklık kontrolünü de saÄŸlar. SaÄŸlıklı beslendiÄŸiniz, mineral ve vitamin bakımından zengin öÄŸünler tükettiÄŸiniz sürece siz hastalıklardan deÄŸil hastalıklar sizden korkmalı. Diyetisyen Emre Uzun’da gribin en sevdiÄŸi mevsim olan kışa girerken korunma için neler yapılması gerektiÄŸi hakkında ipuçları veriyor. Özellikle hastalıklara yakalanma riskinin arttığı kış aylarında en önemli öÄŸün olan kahvaltıyı simit ve çay gibi besinler ile geçiÅŸtirmeyin. Asıl marifet saÄŸlıklı seçimler yapabilmektir. Yumurta, beyaz peynir, zeytin, tereyağı, bal, pekmez, salatalık, bir iki adet ceviz, badem veya fındık saÄŸlıklı bir kahvaltıda olması gereken besinler arasındadır. EÄŸer güçlü bir kahvaltı yaptığınızı düÅŸünüyorsanız yaÄŸlı tohumları ara öÄŸünlerinizde tüketebilirsiniz.
Antioksidan açısından güçlü olan kuÅŸburnu, ahududu, böÄŸürtlen, ıhlamur, ekinezya gibi çayları bu dönemde rahatlıkla tercih edebilirsiniz. Hatta üzerine bir kaç damla limon sıkarak tüketebilirsiniz. SoÄŸuk havalarda su tüketimi azalabiliyor, bu yüzden su tüketimini arttırmaya dikkat etmelisiniz. Gripten korunmak için günde 2 litre su tüketmelisiniz. Su tüketmekte zorlanıyorsanız, suyun tadını hafifletmek ve tüketiminizi kolaylaÅŸtırmak için suyunuzun içerisine limon, zencefil, kabuk tarçın ve karanfil ekleyebilirsiniz. Antioksidan içeriÄŸi bakımından zengin olan soÄŸangilleri bolca tüketmelisiniz. Pırasa, kırmızı, beyaz ve mor lahana, brokoli, karnabahar, soÄŸanın tazesi ve kurusunu sofranızdan eksik etmeyin.
Sarımsakta bulunan allicin adlı güçlü antioksidan, vücudu serbest radikallerden koruyarak bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı oluyor. Kış aylarında özellikle grip dönemlerinde yapılan hatalardan biri de bilinçsiz C vitamini kullanımıdır. Grip olduktan sonra iyileÅŸmek için bardaklar dolusu portakal suyu içmenin size hiçbir faydası olmaz. Suda eriyen C vitamini vücutta depolanmadığı için turunçgillere yüklenmek ile bağışıklığınızı arttırmış olmazsınız. Bunun yerine belirli miktarlarda ve düzenli bir ÅŸekilde tüketmelisiniz. Böylece bağışıklığınız güçlenecektir.
Mineraller de bağışıklık sisteminde en az vitaminler kadar önemlidir. Özellikle çinko yetersizliÄŸinde vücudunuzun hastalıklara karşı gösterdiÄŸi direnç azalır ve hastalık süreciniz uzar. Bu yüzden çinko açısından zengin olan kırmızı et, deniz ürünleri, nohut, fasulye ve kuruyemiÅŸlerden vazgeçmemelisiniz. Probiyotik bakterilerin ürettiÄŸi temel besinler, içeriÄŸinde vitamin ve enzimler bulundurduÄŸundan, bağışıklık sistemini kuvvetlendirerek, zararlı mikroplardan vücudumuzu korumaya yardımcı oluyor. Mikroplara saldırarak onların büyümesini engellerken, grip, nezle, sinüzit, orta kulak iltihabı gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarının tedavisinde olumlu sonuç almayı saÄŸlıyor. Bağışıklık sisteminin zayıf olduÄŸunu düÅŸünenler, bu bakterileri içeren süzme peynir, yoÄŸurt, kefir ve ayran tüketimini arttırarak, kışı daha saÄŸlıklı karşılayabilir.