Unutma ve unutkanlık arasındaki farkın belirgin hale getirilmesinin çok önemli olduÄŸunu belirten Prof. Dr. OÄŸuz TanrıdaÄŸ, “BozukluÄŸa unutkanlık diyebilmek için öncelikle unutma dediÄŸimiz olayı bundan farklılaÅŸtırmak gerekiyor. Unutma dediÄŸimiz olay, öÄŸrenme gibi doÄŸal, fizyolojik bir iÅŸlev kabul ediliyor. Unutma normal hayatımızın bir parçasıdır” dedi.
BEYİN YENİ ÖÄžRENİLENLERE YER AÇIYOR
Unutmanın iki özelliÄŸi olduÄŸunu belirten Prof. Dr. OÄŸuz TanrıdaÄŸ, “Bunlardan bir tanesi geçicilik özelliÄŸidir. Zaman içinde bazı bilgilerin unutulmasıdır. Hepimizin başına gelen bir ÅŸeydir. Bu durumun iyi bir anlamı bile olabilir, beyin bu yolla kullanılmayan bilgilerin unutulması yoluyla yeni öÄŸrenilenlere yer açıyor olabilir. İkincisi de dalgınlık faktörüdür. Bu kiÅŸiye göre çok deÄŸiÅŸken olabilen faktördür. ÖÄŸrenilen bazı bilgilere yeterince önem vermemekten kaynaklanabilir. Hepimiz bilmekten ve yapmaktan hoÅŸlandığımız bilgileri daha kolay zorunlu tutulduÄŸumuz ve empatik iliÅŸki kuramadığımız ÅŸeyleri daha zor öÄŸreniriz. Ayrıca hepimizin zekası farklı türdendir. Kimi insanlar matematiksel-mantıksal bilgiyi daha kolay öÄŸrenirken kimimiz bize duygu uyandıran bilgileri kimimiz ise jest ve mimiklerle ilgili ifadeleri daha kolay öÄŸreniriz. Herkesin öÄŸrenme biçimi ve hızı farklı olduÄŸu için unuttuÄŸu konular da farklıdır. Kimimiz isimleri kimimiz yüzleri kimimiz beceri gerektiren hareketleri daha kolay unuturuz. Hepimizin farklı bir kiÅŸilik yapısı vardır ve bu kiÅŸilik yapısı öÄŸrenmeyle ve unutmayla ilgili farklı biçimler doÄŸurur. Obsesif kiÅŸiler daha kolay öÄŸrenir ve zor unuturken depresif mizaca sahip kiÅŸiler daha zor öÄŸrenir daha kolay unutur. Unutma dediÄŸimiz olaya eÅŸlik eden bu özelliklere eÅŸlik eden tıbbi bir belirti genellikle yoktur. Eskiden bu unutma biçimlerine iyi huylu unutkanlık adı veriliyordu” bilgisini verdi. Unutkanlığın ise “unutmanın tekrar eden ve dikkati çeken bir davranış biçimi” olarak ortaya çıktığını kaydeden Prof. Dr. OÄŸuz TanrıdaÄŸ, “Bu durum kiÅŸinin kendisinin de dikkatini çekebilir, çevresinin de dikkatini çekebilir. Çok önemli bir özellik, kiÅŸinin unuttuÄŸunu unutması ve aynı bilgileri tekrar etmesi veya kendine söylenen sözleri duymamış gibi algılaması ve bu bilgilerin tekrarı sırasında da yeni bilgi gibi, yeni duyuyor gibi bunu algılamasıdır” dedi.
UNUTKANLIĞA EŞLİK EDEBİLİRLER
Unutma ve unutkanlığın her zaman net biçimde ayrılmayabileceÄŸini kaydeden Prof. Dr. OÄŸuz TanrıdaÄŸ, “Önerilen ölçütler dışında insan faktörü devreye girebilir. Bu durumda unutkanlık olduÄŸu halde bunun unutma olduÄŸunu söyleyen hastalar, yakınları ve doktorlar olabildiÄŸi gibi; unutma olduÄŸu halde bunun unutkanlık olduÄŸunu söyleyen klÅŸiler, yakınları ve doktorlar ortaya çıkabilir. Dolayısıyla doktora unutma ya da unutkanlık nedeniyle getirilen kiÅŸi ısrarla ‘Bunlar bende hiç yok’ ya da ‘Ben de herkes gibi unutuyorum’ diyebilir. Unutma – unutkanlık belirginliÄŸi olmayan bir kiÅŸi ısrarla ‘Ben çok unutuyorum ya da bende Alzheimer var’ diyebilir” dedi.
4 TİP UNUTKANLIK VAR
YaÅŸam boyu unutma-unutkanlık profilleri olduÄŸunu da belirten Prof. Dr. OÄŸuz TanrıdaÄŸ, “AraÅŸtırmalarda 4 tip ayırt edilmiÅŸtir. Bunlar; SaÄŸlıklı unutma dediÄŸimiz 60 yaÅŸ ve üzerinde artan normal bir unutma ve unutkanlık profili; Metabolik, dahili, damarsal faktörler eÅŸliÄŸinde ortaya çıkan, erken beyin yaÅŸlanmasının neden olduÄŸu profil; Erken beyin yaÅŸlanmasının neden olduÄŸu unutkanlık (ki bu 30-40 yaÅŸlarından itibaren baÅŸlayabilir) profili; Genetik, geliÅŸimsel faktörlerle beraber oluÅŸan ve tüm yaÅŸam boyu etkisi hissedilebilen unutkanlık profili olabilir (ki bu 10-20 yaÅŸ gibi çok erken yaÅŸlarda kendini belli edebilir) ve eriÅŸkinlikte oluÅŸan travma enfeksiyon gibi nedenlerle hızlanmış bir unutkanlık profili olabilir” dedi.
Haber / Yener AKBABA