'Okullardan Yarınlara'

Türkiye genelinde ihtiyaç duyulan 13 bin yeni okul binası için "Okullardan Yarınlara" isimli eğitime destek programı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla başlatıldı. Cumhurb

GÜNDEM 25.02.2020 16:06:00 0

Programda katılımcılara hitap eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, hükümete geldiklerinde eğitim-öğretimi önceliklerinin en başına yerleştirdiklerini, Türkiye’nin eğitim-öğretim altyapısını ve insan gücünü fevkalade güçlendirdiklerini, üniversite sayısını 76’dan 207’ye, akademik personel sayısını 70 binden 170 bine, üniversite öğrencisi sayısını 1,6 milyondan 8 milyona yükselttiklerini belirtti.

 

1.5 MİLYON TABLET BİLGİSAYAR DAĞITILDI

 

Zorunlu eğitimi dörder yıldan oluşan üç kademeli olacak şekilde 12 yıla çıkardıklarını, ilk ve ortaöğretimde 343 bin olan derslik sayısını 316 bin ilaveyle 590 bine, öğretmen sayısını 652 bin yeni öğretmen atayarak 946 bine yükselttiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fatih Projesi ile öğretmen ve öğrencilere 1,5 milyona yakın tablet bilgisayar dağıttıklarını, 432 bin sınıfa etkileşimli tahta yerleştirdiklerini ve 46 bin okula da çok fonksiyonlu yazıcı kurduklarını kaydetti.

 

,

 

13 BİN YENİ OKULA İHTİYAÇ VAR

 

Ders kitaplarının devlet tarafından öğrencilere ücretsiz dağıtıldığını, maddi imkânı yetersiz ailelere okula giden çocukları için eğitim-öğretim desteği verdiklerini, pansiyonlu okul ve taşımalı eğitimle kimsenin eğitimden mahrum kalmaması için gayret gösterdiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tüm bunlara rağmen artan nüfus ve sürekli yeni öğrenci gelmesi sebebiyle hâlâ eksiklikler bulunuyor. Ülkemizde 18 milyonu aşkın öğrencimiz, sayıları 70 bini bulan eğitim kurumlarında eğitim hizmeti alıyor. Özel eğitim kurumlar ve diğer eğitim-öğretim birimleriyle bu sayı 86 bine kadar çıkıyor. Milli Eğitim Bakanlığımızın bunlara ilave olarak 21 bin dersliğe sahip 13 bin yeni okula ihtiyacı bulunuyor. Ayrıca, mevcut okulların bir kısmında da depreme karşı güçlendirme çalışması yapılması gerekiyor. Bu akşam burada birlikte olduğumuz ülkemizin seçkin iş insanları ve hayırseverlerinin desteğiyle Millİ Eğitim Bakanlığımızın okul ihtiyacını tamamen çözmeyi hedefliyoruz” dedi.

 

“HER BİRİ SİZİN MANEVİ EVLATLARINIZ OLACAK”

 

Salonda bulunan bağışçıların diledikleri yerdeki okulun inşasını veya güçlendirmesini üstlenebileceğini ifade eden Erdoğan, bağışçılardan deprem riski yüksek alanlardaki okullara öncelik vermelerini rica etti. Son Elazığ depreminin ardından okullardan spor salonlarına kadar depreme dayanaklı olarak inşa edilmiş tüm kamu binalarının uzunca bir süre vatandaşların barınması amacıyla kullanıldığını kaydeden Erdoğan, bağış kampanyasının salonda bulunan bağışçılarla sınırlı olmadığını, tüm vatandaşların sadaka-ı cariye olarak dilediği yerde ister derslik, ister okul şeklinde bu kampanyaya iştirak edebileceğini ifade etti. Erdoğan, “Unutmayınız ki, bağışınızla inşa edilecek okullarda eğitim-öğretim görecek öğrencilerin her biri sizin manevi evlatlarınız olacaktır. Bu okullarda yetişen her evladımızın ülkesine ve milletine yaptıkları katkıların manevi hasılasından size de pay düşecek. Böylesine bitip tükenmek bilmeyen bir hayır işinde yer almanın hazzı pek az örnekle karşılaştırılabilir” dedi.

 

“HER TÜRLÜ KOLAYLIĞI GÖSTERİYORUZ”

 

Hayır işleyenlere her türlü kolaylığı gösterdiklerini dile getiren Erdoğan, “Milli Eğitim Bakanlığımıza yapılan her türlü ayni ve nakdi bağışın tamamı Gelir Vergisi’nden düşürülebiliyor. Ayrıca, bağışçı desteğiyle yapılan okul ve yurtların inşaatındaki tüm giderleri KDV’den muaf tuttuk” dedi. Türkiye’nin en büyük servetinin genç ve yetişmiş insan gücü olduğunu vurgulayan Erdoğan “Böylesine muazzam bir serveti böyle hoyratça savurmaya, tehditlere açık bırakmaya hakkımız yoktur. Son 200 yılımız bu konuda çok büyük dersler çıkartabileceğimiz acı örneklerle doludur” dedi. Okulların sayısının çoğaltılması gerektiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Okullarımızın sayısını çoğaltarak bir defa çift değil, özellikle tek derslik hâline getirmemiz lazım. İşe başlayacağımız yer aileden okula kadar tüm eğitim-öğretim sistemizdir. İnşallah milletimizle ve Bakanlığımızla birlikte bu meselenin de üstesinden geleceğiz. Evlatlarımızın hayatı ve değerlerimizi sosyal medyadan, televizyondan, internetten değil, ailelerinden ve öğretmenlerinden tedris edeceği bir iklimi en kısa sürede tesis edeceğiz. Türkiye’nin kurtuluşu da geleceği de bu anlayışla atılacak adımların isabetinden ve başarısından geçiyor” dedi.

 

Haber / Gülveren ALTUNOĞLU