"Kamu Hayatında Türk Kadını" anlatıldı

Trakya Üniversitesi Kadın Sorunları Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÜKSAM), kadının kamu hayatındaki yeri ve Türkiye'deki tarihsel sürecin konuşulduğu, "Kamu Hayatında Türk Kadını" konulu konf

GÜNDEM 1.11.2019 13:04:00 0

Konferans, Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Mehmet Akif Ersoy Eğitim Binası Konferans Salonu’nda yapıldı. Tanzimat döneminden başlayarak Cumhuriyet'in kuruluş yıllarında ve ilerleyen dönemlerde kadınların siyasal ve kamusal yaşamda duruşlarını konu alan konferans, Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi ve Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Edirne Şubesi iş birliğinde yapıldı. Programda, Trakya Üniversitesi Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Cemile Arıkoğlu Ündücü bir sunum yaptı, ardından panel şeklinde devam eden konferansta katılımcılar, soru ve düşüncelerini aktardı.Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Mehmet Akif Ersoy Eğitim Binası Konferans Salonu’nda “Kamu Hayatında Türk Kadını” başlığıyla düzenlenen konferansa, Trakya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevinç Sakarya Maden, Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Edirne Şubesi Başkanı Vildan Yazıcı, akademisyenler, dernek üyeleri ve öğrenciler katıldılar. 

 

"YARATICI GÜCÜNÜ ORTAYA KOYMUŞTUR"

 

Gazeteci Yazar Özlem Özdemir’in “İlham Veren Cumhuriyet Kadınları: Öncü Kadınlar” isimli kitabının katılımcılara hediye edildiği konferansın açılışını Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevinç Sakarya Maden yaptı. Maden, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde, tüm imkânsızlıklara rağmen, büyük bir inanç ve kararlılıkla yürütülen Kurtuluş Savaşımız, tarihte eşine az rastlanır bir zaferle sonuçlanmıştır. Bu zafer, Cumhuriyet ile taçlandırılarak, tarihimizin en büyük dönüm noktalarından biri olarak gerçekleşmiştir. Millet egemenliğine dayanan Cumhuriyet idaresi, Türkiye Cumhuriyeti’ne vatandaşlıkla bağlı olan herkese bir fert olma hakkını vermiş, ancak aynı zamanda sorumluluklar da yüklemiştir. Cumhuriyet, modern dünyanın kavram ve değerleriyle Türk insanını tanıştırmakla gerek erkek gerek kadınların ufkunu açmış, yaratıcı gücünü ortaya koymuştur. İstiklal Savaşı’ndaki Şerife Bacılar gibi Cumhuriyet döneminde de çok sayıda öncü kadın, döneme damga vurmayı başarmıştır. Bizler de bu bilinç ve anlayışla bugün Türk kadınının, Cumhuriyetin ve medeniyetimizin gelişimine yaptığı katkıları konuşacağız.” diye konuştu.

 

"EĞİTİMLERİNE KATKILAR SUNUYORUZ"

 

Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Edirne Şubesi Başkanı Vildan Yazıcı da konuşmasında, derneğin 2002 yılında, Edirne’de kurulduğunu belirterek, “Kuruluşumuzdan itibaren kadının güçlenmesi ve hayatın her alanında yer almasını sağlamak için çalışmalar yaptık, yapmaya devam ediyoruz. Bu çalışmaların bir diğer odağı ise üniversite öğrencileri. Bu kapsamda, öğrencilere burs olanağı hazırlayarak eğitimlerine katkılar sunuyoruz. Ve bu desteği verdiğimiz öğrencilerin büyük bir bölümü Eğitim Fakültesi’nden, buradaki sıralardan. Sizin aldığınız eğitimlerin katma değer yaratacağına inandığımız için sizlerle birlikte olmak, birlikte eğitim çalışmalarında bulunmak bizim için çok anlamlı.” ifadelerini kullandı.

 

"ATAERKİL AİLE MODELİNİN TEMELLERİ ATILMIŞTIR"

 

Ardından, Trakya Üniversitesi Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Doç. Dr. Cemile Arıkoğlu Ündücü, “Kamu Hayatında Türk Kadını” konulu bir sunumunu yaptı. Ündücü, "Ekonomik etkinliğin fiziki kas gücüne dayandığı bu dönem tarım ekonomisine geçiş sürecini de etkilemiş, erkek egemen kültür ve ataerkil aile modelinin temelleri atılmıştır. Kadının kamusal hayata katılımı ve birey olarak varoluş savaşımı Fransız Devrimi sonrası yayınlanan ‘Yurttaş ve İnsan Hakları Bildirisi’ ile ivme kazanmıştır. Devrime kitlesel anlamda katkıda bulunan kadınlar, devrim ilkelerinin dışında tutulmuş, bekledikleri haklara kavuşamamıştır. Sanayi Devrimi ve kapitalizmin getirdiği sorunlar, kadının varlığını kabul ettirmesi açısından önem taşımıştır. New York’ta 1857’de, 40 bin dokuma işçisi tarafından başlatılan grev, 14 saati aşan çalışma sürelerinin ıslah edilmesini amaçlarken, greve karşı polisin sert tepkisi sonucu çok sayıda kadın ve çocuk işçi hayatını kaybetmiştir. 8 Mart günü gerçekleşen bu olay 120 yıl sonra, 1977’de, Birleşmiş Milletler’in kararı ile Dünya Kadınlar Günü olarak kabul edilmiştir.” dedi. Konferans, Prof. Dr. Sevinç Sakarya Maden’in, Doç. Dr. Cemile Arıkoğlu Ündücü’ye teşekkür belgesi ve çiçek takdim etmesiyle sona erdi.

 

Haber / Buse SERİN