Dislekside erken teşhis çok önemli

Toplumda öğrenme güçlüğü olarak tanımlanan disleksi, doğuştan gelen bir sağlık sorunu olarak ortaya çıkıyor. Erkek çocuklarda kız çocuklarına göre daha fazla görülen disleksi tanısın?

YAŞAM SAĞLIK 29.10.2019 16:33:00 0
Dislekside erken teşhis çok önemli

En sık görülen nörogelişimsel bozukluklardan biri olan disleksi, doğuştan gelen yapısal bir durumdur. Yapılan çalışmalar annede ya da babada disleksi bulunmasının çocukta disleksi görülme riskini artırdığını gösteriyor. Stresli gebelik, erken doğum, gebelikte sigara ve alkol kullanımı, gebelikte geçirilen enfeksiyonlar, doğum travması gibi nedenlerin beynin gelişimini olumsuz etkileyerek disleksiye yol açabileceği düşünülüyor. 

 

ERKEK ÇOCUKLARIDA DAHA SIK GÖRÜLÜYOR

 

Disleksinin erkek çocuklarda kızlara oranla daha sık gördüğünü belirten Uzm. Dr. Emine Demirbaş Çakır, “Amerikan Psikiyatri disleksiyi, “okuma bozukluğu ile giden özgül öğrenme güçlüğü (ÖÖG)” olarak tanımlıyor. ÖÖG, zekâsı normal ya da normalin üstünde olan çocukların, yaş, zekâ düzeyi ve aldıkları eğitime göre okuma, yazma ve matematik öğrenmede beklenenden geri olması durumu... ÖÖG içinde en sık görüleni (yaklaşık yüzde 80’i) ise okuma bozukluğu yani disleksidir. Bu nedenle çoğu zaman “ÖÖG” yerine disleksi kelimesi kullanılıyor” dedi. 

 

AİLELERİNDE KAFASI KARIŞIYOR

 

Disleksi tanısının sıklıkla çocuk okula başladıktan sonra konulduğuna dikkat çeken Uzm. Dr. Çakır, disleksi belirtilerinin her çocukta başka ve farklı şiddette olabileceğinin altını çizdi. Disleksinin çocukların sadece bilişsel değil, motor, sosyal ve duygusal gelişimini de etkilediğini anlatan Uzm. Dr. Çakır, hastalığın doğuştan gelen bir durum olduğu için erken dönemlerinden itibaren belirtilerinin fark edilebildiğini, ancak çocuğun bazı alanlarda yaşıtları gibi gelişirken, bazı alanlarda yaşıtlarından farklı olmasının ailelerin de kafası karıştırdığını anlattı.

 

ÇABUK SIKILMA VE HAREKETLİLİK GÖZLENEBİLİR 

 

Uzm. Dr. Çakır, “Örneğin çocuğun her şeyi anlayıp yerine getirirken, bir yandan da yeteri kadar iyi konuşamaması aileyi şaşırtır. Sıklıkla erken çocukluk döneminde konuşma gecikmektedir. Konuşmaya başladıktan sonra ise yaşıtları gibi konuşmadıkları, daha az kelime dağarcığına sahip oldukları, nesne, renk, sayı gibi kavramları öğrenmekte zorlandıkları, bazı sesleri telaffuz edemedikleri, dün-bugün ya da hoş geldin- güle güle gibi kavramları doğru kullanamadıkları, şarkı, şiir ezberlemekte zorlandıkları görülmektedir. Sağ-sol, ön-arka gibi yön kavramlarını öğrenmekte, ayakkabılarını, kıyafetlerini giymekte güçlük yaşayabilir, ters giyebilirler. Kalem tutmakta, makas kullanmakta, taşırmadan boyama yapmakta, basit geometrik şekilleri kopya etmekte, top oynamakta, zıplamakta, koşmakta zorluk yaşayabilirler. Uzun süre parmak ucu yürüme görülebilir. 5 yaşına gelmiş olmalarına rağmen hala her iki eli de kullanabilirler. Baskın el kullanımına geçiş gecikebilir. “Çapraz lateralizasyon” adını verdiğimiz durum sıkça görülür. Örneğin sol elle yemek yerken topa sağ ayağıyla vuruyordur. Arkadaşlarının ismini öğrenmekte zorlanırlar. Anaokulunda o gün neler yaptıkları sorulduğunda hatırlamakta güçlük yaşadıklarından sıklıkla “bilmiyorum” ya da “söylemek istemiyorum” derler. Aileler bu durumu çocuklarının gün içinde yaşadıklarını onlara anlatmak istemediği şeklinde yorumlar ve üzülürler. Dikkatlerini toplamakta, sürdürmekte, etkinlikleri tamamlamakta, kurallara uymakta güçlük yaşayabilirler. Çabuk sıkılma ve hareketlilik gözlenebilir” dedi. 

 

OKUMA YAPMAYI İSTEMEZ 

 

Uzm. Dr. Emine Demirbaş Çakır, ilköğretim döneminde görülen disleksi belirtilerine ilişkin ise şu örnekleri verdi: “Çocuğun yeterince desteklenmesine rağmen harfleri öğrenmekte zorlandığı, çabuk unuttuğu, harfleri tanıyamadığı, harfleri karıştırdığı görülüyor. Yanlış ya da kelimeyi tersten okur. Yavaş ve duraksayarak okur ya da okuma yapmayı istemez. Kendi okuduğunda anlamadığı, başkası okuduğunda daha iyi anladığı görülür. Kalemi düzgün tutamaz. Eksik ve yanlış, ters yazar. Yazarken uygun boşluk bırakmaz. Tahtadan deftere geçirirken zorlanır. Alfabedeki harflerin sırasını karıştırır. Yeni terimleri öğrenmekte, ödevlerini almakta ve yapmakta zorlanır. Sözlü yönergeleri takip edemez, sağını solunu karıştırır. Bakarak şekil çizemez. Ayakkabı bağcığı bağlamakta, düğme iliklemekte zorlanır. Sakardır, top oynamaya, koşmaya isteksiz olur. Bunların dışında okula gitmek istememe, kaygı, özgüven eksikliği gibi pek çok belirti sayılabilir”

 

Haber / Ruşa ELMA