Çölyak hastalığına dikkat çektiler

Trakya Çölyak ve Sağlıklı Yaşam Derneği tarafından Kapaklı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde düzenlenen farkındalık seminerinde Özel Optimed Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Op.Dr. Hakan Sunal ve diyetis

GÜNDEM 21.10.2018 18:54:00 0
Çölyak hastalığına dikkat çektiler

Programın açılışında konuşan Trakya Çölyak ve Sağlıklı Yaşam Derneği Başkanı Bahar Ayşegül Gülcü, 25 yıl bilmeyerek ve son altı yılda tanı almış bir çölyak hastası olduğunu ifade ederek “Çölyak bugün toplumun çoğu üyesinin bilmediği fakat başına gelince onunla yaşamayı ve yaşam şekli haline getirmeye çalıştığı bir hastalıktır” dedi. Çölyakla yaşamın zor ve pahalı olduğunu kaydeden Gülcü “Çölyak hastalığı, arpa, buğday, çavdar ve yulafın doğal yapısında bulunan bir çeşit protein olan glüten maddesine bağışıklık sisteminin tepki vermesidir. Bu tepki sonucunda ince bağırsağın içindeki vilüs yapılarının yok olması ile emilim işleminin yerine getirilememesi nedeniyle gıdalardan almamız gereken vitamin, mineral ezilemez ve kana karışamaz. Bunun sonucunda beslenme bozukluğu ve çölyak ortaya çıkar” dedi.

 

“DERNEĞİMİZ FAALİYET VE PROJELERİNE DEVAM EDECEK”

 

Toplumu bilinçlendirmek, gerekli ürünlere daha kolay ulaşmak ve çölyaklı çocukların da dışarıda gönül rahatlığıyla sosyalleşebileceği kafeler açabilmek için bu yola gönül koyduklarını dile getiren Gülcü, 28 Kasım 2017 tarihinde büyük bir inanç ve sabırla derneği Tekirdağ’da kurduklarını ifade etti. Derneğin toplumsal sorumlulukların yerine getirilmesi adına birlik, beraberlik, dayanışma, yardımlaşma, dostluk, sabır ve sevgiyle topluma anlatmayı, geliştirmeyi, duyarlılık ve farkındalık oluşturmayı amaç edindiğini söyleyen Gülcü “Derneğimiz bundan sonraki faaliyetlerini tüm Trakya ve ilçelerinde çölyak hastalarımızın yaşam kalitelerini yükseltmek, genişletmek adına onların günlük hayatlarını kolaylaştırmaya yönelik etkinlik, faaliyet ve projelerine devam edecek” dedi.

 

“BİR ALERJİK SİNDİRİM SİSTEMİ HASTALIĞI”

 

Seminerde konuşan Özel Optimed Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Hakan Sunal da Çölyak Hastalığının, bağırsaklardaki sindirimi sağlayan villus denilen tüysü oluşumların bozulmasına neden olan, dolayısıyla yiyeceklerdeki besinin emilmesini engelleyen ve ince bağırsaklarda hasarlar oluşturan bir alerjik sindirim sistemi hastalığı olduğunu ifade ederek “Bu hasara buğday, arpa, çavdar, yulaf gibi tahılların içerisinde bulunan glüten isimli bir protein oluşturmaktadır. Çölyak hastalığında ailevi kalıtım söz konusudur” dedi.

 

“HERHANGİ BİR DÖNEMDE ORTAYA ÇIKABİLİR”

 

Çölyak hastalığının, vücutta immunolojik cevabı tetikleyen çevresel (gluten tüketimi) ve genetik faktörlerin birlikte rol oynaması sonucunda ortaya çıktığını dile getiren Sunal “Hastalık yaşamın herhangi bir döneminde ortaya çıkabilir. Çocukluk, ergenlik, orta yaş ve yaşlılıkla ortaya çıktığı görülmüştür. Ameliyat,doğum sonrası, gebelik, viral enfeksiyon yada şiddetli duygusal stresten sonra tetiklenebildiği gibi direkt çölyak hastalığı tablosuyla da ortaya çıkabilir. Çölyak hastalığı yaşam boyu süren tek gıda alerjisidir. İnsanoğlunun en sık rastlanan genetik hastalığı olarak kabul edilmektedir. Çölyak hastalığının görülme sıklığı yüzde bir ile binde 3 arasında değişmekte olup, Türkiye’de 250 bin ile 750 bin arasında tahmin edilmekte ikin ancak yüzde 10’una tanı konulduğu dikkate alındığında 25 bin ile 75 bin arasında tanı almış hasta bekleniyor” dedi.

 

BELİRTİLERİNİ ANLATTI

 

Sunal, çölyak hastalığının çocuklarda özellikle karın ağrısı, karında şişlik, ishal husursuzluk, iştahsızlık, enfeksiyonlarda artış, gelişme geriliği, kusma, kilo alamama, boy uzamasında yavaşlama gibi tipik belirtilerle ortaya çıktığını dile getirerek “Çölyak hastalığı her yaşta teşhis edilebilmekte birlikte belirtiler başka hastalıkları da düşündürmekte olduğundan teşhisi zor olan hastalıklardandır. Erken osteoporoz, kansızlık, teşhis edilmemiş laktoz alerjisi gibi hastalıklarla karıştırılabilir” dedi.

 

“TEK TEDAVİSİ SIKI BİR DİYET”

 

Çölyak hastalığının tek tedavisinin ömür boyu buğday, arpa, çavdar, yulaf tahıllarında bulunan glütenden uzak sıkı bir diyet olduğunu kaydeden Sunal, “Çölyak hastaları ayrıcı marketlerde satılan hazır gıdaların içeriklerine dikkat etmeli glütensiz gıdaları tüketmelidir. Çölyak hastalarımız tüm sebzeler, tüm meyveler, tüm bakliyatlar, katkısız katı ve sıvı yağlar, yumurta, bal, reçel, basit toz şeker, zeytin, et, balık, tavuk, una batırılmamış konserve çeşitleri, mısır, pirinç, patatesin hem kendileri hem de unları bezin hazırlamada kullanabilir. Ayrıca kestane unu, nohut unu, soya unu, üzüm çekirdeği unu, evde çekilmiş güvenli baharatlar kullanılabilir” dedi. Öğrencilerin çölyak hastalığı ile ilgili şiirlerini okumasının ardından Optimed Hastanesi diyetisyeni Sinem Kaya da çölyak hastalarının diyetleriyle ilgili bilgiler aktardı.

Haber / Özge MERİÇ