Edirne'nin ilçeleri (Havsa)

Havsa'nın köyleri MUSULÇA KÖYÜ : İlçenin 16 km kuzeydoğu yönünde yer almaktadır. Osmanlı döneminde hasköy'e bağlı bir çiflik arazisi olan köyün yükseldiği bu bölge Musulâ?

KÜLTÜR SANAT 1.01.2016 14:49:00 0
Edirne

NAİPYUSUF KÖYÜ : Havsa’nın tarihi köylerindendir. İlçenin 8 km güneydoğusunda yer almaktadır. 93 Harbi sonrası Lofça’dan gelip yöreye yerleşen muhacirlerce iskana tabi tutulmuştur. Önceleri Naip ismiyle anılan bu köy, Tekirdağ’da da aynı isimde bir yerleşim bulunduğu için daha sonra Naipyusuf adını almıştır. Tipik bir Pomak köyüdür. 1889 yılında Abdülhamid Han tarafından yaptırılan cami halen köyün hizmetindedir.

 NECATİYE KÖYÜ : Babaeski yolu üzerinde ilçenin 8 km doğusunda yer almaktadır. 93 Harbi sonrası Bulgaristan’ın Selvi kasabasından gelen muhacirlerce yerleşime tabi tutulmuştur. Köyün adını alması ile ilgili rivayet gayet hoştur. Köyün kurulduğu dere yatağı boyunca yer alan sık ormanlıklar içerisinde eşkiyaların sökün ettiği, katlettikleri masum vatandaşları dere yatağına attıkları için “mundar-pis-bakımsız olmak” manasında önceleri “Mundarca” adıyla anılmıştır.

 

 

Bu dere bugün dahi Mundarca deresi olarak anılmaktadır. Buraların eşkıya çetelerinden arındırılmasından sonra ise “kurtulmuş” manasında “Necat” kökünden türeyerek “Necatiye” olarak günümüze ulaşmıştır.

OĞULPAŞA KÖYÜ : İlçenin 7 km batısında yer alır. Osmanlı askerine iaşe için kurulmuş eski bir çiflik arazisi iken, Balkan Savaşları yıllarından 1950’li yıllara uzanan bir süreçte buraya iskan ettirilen Bulgaristan ve Yunanistan’dan gelen muhacirler ve mübadillerce yurt edinilmiştir. Köyün ismini alması ile ilgili çeşitli rivayetler vardır. Bunlaran biri Osmanlı paşalarından birinin oğlunun burada öldüğü annesinin ardından ağıt yakarken “ Ah benim paşa oğlum” yakarışından türediği, diğeri ise düşman askerlerini bu köy yakınlarında püskürten bir Osmanlı paşasının “Uğurlu paşa” diye övüldüğü, bu seslenişlerin zamanla Oğulpaşa ismine dönüştüğü yönündedir.

 

 

OSMANLI KÖYÜ : İlçenin 4 km kuzeydoğusunda yer almaktadır. Köyün halkı 93 Harbi sonrası Bulgaristan’dan buraya gelmiş ve Kurtuluş Savaşı yıllarına kadar Rum-Bulgar azınlıkla birlikte yaşamıştır. Köyün çok eski bir yerleşim olduğunu köy arazisi içerisinde bulunan eski Müslüman ve Hırıstiyan mezarlıkları, antik dönemlere işaret eden menhir taşları ve 3 adet tümülüsten anlamak mümkündür. Osmanlı döneminde paşaların av için bu bölgeye rağbet etmeleri sebebiyle adını Osmanlı olarak aldığı rivayet edilmektedir. Bir diğer rivayet ise bu civarda eski dönemlerde Osman Ağa denilen bir zata ait çiflik bulunması sebebi iledir.

 

 

 

 ŞERBETDAR KÖYÜ : Havsa’nın 13 km güneybatısında kurulmuştur. Eski dönemlerde Rum ve Gagauz topluluklarca iskana tabi tutulan köy ve civarında köklü bir bağcılık kültürü gelişmiştir. Şarap işinin kaliteyle yapıldığı bu dönemlerden itibaren “Şaraplar” diye anılan yerleşim daha sonra “Şerbetdar” olarak değiştirilmiştir. 1924 ile başlayan mübadeleler 1951 yılına değin aralıklarla Yunanistan, Romanya ve Bulgaristan’dan muhacirlerin buraya iskan edilmesini sağlamıştır.

SÖĞÜTLÜDERE KÖYÜ : Havsa’nın 15 km kuzeyinde kurulmuştur. Önceleri Hasköy’ün arazisi içerisinde yer alan bu bölge Balkan savaşı sonrası 1914 yılında Bulgaristan ve Yunanistan’dan gelenler tarafından köy yapılanmasına ulaşabilmiştir. Köy deresi boylarında söğüt ağaçları ekili olduğu için bu ismi almıştır. Bu dere civarındaki çayırlarda beslenen hayvanların bol sütleri olduğu, bu sebeple “Sütlü Dere” ismiyle anıldığı sonradan şimdiki adını aldığı da bir diğer rivayettir.

 

 

 

TAHAL KÖYÜ : İlçenin 15 km güneydoğu yönünde yer almaktadır. 93 Harbi sonrası buraya iskan edilen Bulgaristan’dan gelen muhacirlerce kurulan köyde eski yıllarda büyük bir tahıl pazarı kuruluyor olması sebebiyle adının değişerek ”Tahal” haline geldiği rivayet edilmektedir.

TAPTIK KÖYÜ : Havsa’nın 13 km doğusunda yer almaktadır. 93 Harbi sonrası Kırım’dan göç ettirilen Tatar göçmenler yöreye yerleştirilmiştir. Balkan savaşları yıllarında zaman zaman boşaltılan köy yeniden imar edilmiştir. Osmanlı devlet arazisi olan köye yerleşen Tatar göçmenlere beğenip beğenmediklerinin sorulması üzerine, beğeni manasında “Taptık” diye seslenişlerden sebep ismini almıştır.

 

 

 

YOLAGELDİ KÖYÜ : Havsa'ya 12 km uzaklıktaki Yolageldi, 93 Harbi sonrası Bulgaristan'ın Selvi ( Servi ) kazası civarından gelen muhacirlerce kurulmuştur.Bu köylerde diğer köyler gibi ekonomisi Tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Trakya Karasal iklimi altındadır.

Hazırlayan/Seyit SÜREN