EDİRNE'NİN İLÇELERİ

UZUNKÖPRÜ'NÜN KÖYLERİ Saçlımüsellim Uzunköprü ilçesine bağlı tarihi bir köydür. Köyün kurucuları 1877-1878 Osmanlı Rus nedeniyle Bulgaristan'ın güney kesiminden göç etm

KÜLTÜR SANAT 4.12.2015 14:30:00 0
EDİRNE

Osmanlının kuruluş ve yükseliş devirlerinde ordunun sefer güzergahındaki yolların bakım ve onarımını sağlamak ve ikmal hizmeti gören yörük köylerinin "musellim" olarak adlandırılması köyün adının buradan geldiğini göstermektedir. Tarihi kayıtlar itibariyle 1913 yılında Turk köyü olarak salnamelerde mevcut olan eski bir köydür. Köyün gelenek, görenek ve yemekleri hakkında bilgi yoktur. Edirne iline 35 km, Uzunköprü ilçesine 20 km uzaklıktadır. Köyün iklimi, Trakya Karasal iklimi etki alanı içerisindedir. Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Köyde, ilköğretim okulu vardır ancak kullanılamamasının yanı sıra taşımalı eğitimden yararlanılmaktadır. Köyün içme suyu şebekesi ve kanalizasyon şebekesi vardır. PTT şubesi ve PTT acentesi yoktur. Sağlık ocağı ve sağlık evi yoktur. Köye ulaşımı sağlayan yol asfalt olup köyde elektrik ve sabit telefon vardır.Yunanistan sınırında bulunan köyün Sığırcılı Ovası ve Meriç Nehrinin Yunan tarafına hakim olan tepesinde köy ile aynı adı taşıyan Saçlımüsellim Hudut Karakolu bulunmaktadır.

Salarlı

Uzunköprü ilçesine  tarihi çok eskilere dayanan bağlı bir köydür. Köyün adıyla ilgili çeşitli iddialar ortaya atılmıştır. Halkın büyük çoğunluğu eski akıncı beylerinden Salar Bey'in adı verildiğini düşünse de tarihte bu akıncı beyinin adının geçtiği bir kaynak görülmemiştir. Diğer iddia ise, Türk Halklarından olan Salarlar 'dan geldiği sanılmaktadır. Köyün gelenek, görenek ve yemekleri yılda bir kez ilkbahar zamanında dallık tabir edilen mesire alanında toplanmak suretiyle piknik ve çeşitli eğlenceler yapılmaktadır. Bu vesile ile gurbette bulunan birçok hemşehrimiz bir araya gelmektedir.Aynı zamanda köyümüzün düğünleri de çok renkli ve eğlenceli geçmektedir, düğünler kına gecesi ile kız evinde başlar,bu gece ağırlıklı olarak hanımların eğlencesidir gecenin ilerleyen saatlerinde yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar türküsüyle geline kına yakılır kınanın sonunda damat gelini kucağında içeriye taşır,daha sonra damadın arkadaş ve köy gençleriyle oyun havalarında oynamasıyla gece sona erer ertesi gün düğün damat evinde başlar masalar kurulur gelen tüm erkek misafirlere çeşitli ikramlarda bulunulur, köy gençliği köy odasından çalgılar eşliğinde sancak getirme merasimi yapar istiklal marşımız okunarak sancak yola çıkar gençler oynayarak damadın evine gelir,yemekler yenilip meyler içildikden sonra gelin alayı toplanır oynaya oynaya gelin evine gidilir gelinin babası kuşak bağlama adetini yaptıktan sonra gelin takıya tutulur daha sonra gelin alınıp oynayarak damadın evine doğru yola çıkar bazen bu süreç saatler almaktadır.

Damat evine yaklaşınca bir haberci daha önceden gelin hanımın hazırladığı bir hediyeyi damada ulaştırır gelin yakındır müjdesini verir bahşişi alır.Gelin damat evine gelince damat annesi şeker, para, buğdayı bolluk ve bereket getirmesi için ahalinin üzerine saçar,daha sonra damat gelin ile takıya çıkarken şeker saçarak takıya başlanır bundan sonra bütün halka çorba,kuru fasulye,et yağnisi,pilav ve zerdeden oluşan düğün yemeği yedirilerek düğün sona erer. Köyümüzün kaz etinden yapılan mantısı,patlıcandan yapılan mamzanası,sütlerinden yapılan sütlaçları çok lezzetlidir.Edirne’ye 73 km, Uzunköprü’ye 6 km uzaklıktadır..Salarli köyü ergene ovasına cok yakındır. Köyün diğer arazileri hafif tepelik bir şekildedir.Bu tepecikler miyosen ve olgosen devrinde oluşmuş yükseltilerdir.Köyün girişinde bir koruluk vardır.Koruluğun vejetasyonunu meşe ağaçları ve ormanaltı formasyonuna ait kısa boylu bodur ağaççıklar oluşturur.Köy içerisinden debisi sonbahar ve kış aylarında artan bir dere geçmektedir. Köyün iklimi, Trakya Karasal iklimi etki alanı içerisindedir.Ergene Havzasında yer alan köyde kışlar soğuk yazlar ise sıcak geçmektedir.Kuru ayaz sıkça yaşanmaktadır. Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır.Tarım arazilerinin verimsizleşmesi maliyetlerin artması göçe sebebiyet vermiştir.Ergene'nin suyunun kirli olması ve tarım da sulamanın azalmasıyla birlikte geçmiş yıllara göre verimde azalmalar olmuştur.Hayvancılık, köy içinde pek gelişmemiştir.Modern hayvancılık yapılmamaktadır.Tesis sayısı yok denecek kadar azdır. Köyde ilköğretim okulu vardır. Köyün içme suyu şebekesi vardır, kanalizasyon şebekesi kurulmuştur. PTT şubesi ve PTT acentesi yoktur. Sağlık ocağı ve sağlık evi yoktur. Köye ulaşımı sağlayan yol asfalt olup köyde elektrik , sabit telefon ve internet baglantiasi vardır.

Sazlımalkoç

 Uzunköprü ilçesine bağlı bir köydür. Köyümüze insanlar 1877 yılında Rus-Osmanlı harbinde Osmanlılar yenilince oradaki insanlar buralara göç etmişlerdir.Köyümüz önceleri malçok isimli bir çiftlikmiş.Göç eden insanlar bu çiftliğe yerleşmişler.bu çiftliğin sahibi malkoç beyi imiş.Bulgaristan’dan köyümüze 33 hane yerleşmiş.Köyün tarlaları 33 hane üzerine dağılmış.Köyümüzün 3 tarafı ova,bir tarafı bayır.Ergene nehrinin geçtiği ergene ovasına sahiptir.Köyümüzün geçim kaynağı tarım ve hayvancılıktır.Mısır,pancar,çeltik ve buğday gibi ürünler yetiştirilir.Köylüler özellikle çeltik tarımı yapar.Köyün insanları yardımlaşma içerisinde birbirlerinin araç ve gereçlerini kullanırlar ve eksiklerini tamamlarlar.İşler ücret karşılığı değil yardımlaşma halinde yapılır.

EVLENME ŞEKİLLER

Kız ve erkek tanışıp evlenmeye karar verdikten sonra erkek annesi kız evine kızı isteme amacıyla gönderilir.Kız ve erkek aileleri ön anlaşmayı yapar.Kızın ailesi kızın isteğini sorar.Kız şart koyar çeşitli istekleri olur. Sıra nişana gelir.Erkek tarafının ileri gelenleri kız evine gider.Kız tarafının da ileri gelenlerde toplanır.Bunlar arasındaki bütün sorunlar konuşularak kızın tüm istekleri erkek tarafına iletilir.Erkek tarafı gücünün yettiği kadar kız tarafının tüm isteklerini yerine getirmeye çalışır. Bunlar aralarında anlaşır.Böylece evliliğe ilk adım atılmış olur.Düğün tarihi belirlenir ve kız ve erkek arasında nişan yapılır.Düğün zamanı geldiğinde köyümüzde önceleri düğünler Salı ve Çarşamba günleri yapılır.İlk önce kızı Pazar akşamı erkek tarafı kız evinden kızı almaya gider.Aynı akşam erkek evinde kızın saçı boyanır.Kız düğüne erkek evinde hazırlanır.Pazartesi günü gelin düğüne tam olarak hazırlanmıştır.Pazartesi akşamı düğün başlar. Salı günü düğün misafirlere aittir.O gün misafirler ağırlanır.Çarşamba günü düğün köylüye aittir.Köylü hediyelerini davul zurna eşliğinde düğün evine getirir.Hediyeleri getirenleri düğün sahibi karşılar hediyeleri alır. Köylüyü besler.Çarşamba akşamı yani düğünün son gecesi geline kına yakılır.Perşembe günü kız ve erkek oruç tutar.Perşembe günü öğleden sonra damat evi tüm köylüyü besler.Akşam oruç bozulduktan sonra damat yatsı namazı kılmak için camiye gider,namazı cemaatle beraber camide kılar. Damadın yakınları damatla beraber damat evine gelirler.Damatla gelin bir araya toplanır. Cuma sabahı kızardı yapılır.Gelinle damat kız evine gider.

Gelin yine aynı şekilde düğün olacakmış gibi hazırlanır.Gelinle damat ve damat tarafı kız evine gider.Kız babası o sabah tüm köyü evine yemeğe davet eder ve tüm köy beslenir.Ogün kız evinde eğlence düzenlenir. Tekrar kız evinde eğlence yapılmasının,kıza tekrar gelinlik giydirilmesinin sebebi kızın anne ve babasının kızın erkek evinde yapılan düğüne gitmemesidir.Kızın anne ve babasının erkek evinde yapılan düğüne gitmesi ayıp sayılır.Hoş görülmez.Kızın anne babası kızlarını gelinlikle görmeleri için kız ardı yapılır.O akşam gelin ve damat kız evinde yatarlar.Cumartesi sabahı damat evine giderler ve böylece düğün biter.Düğün bitene kadar kızın arkadaşları gelini korumak için yanında durular geline arkadaşlık ederler.Bu kızlara kuma denir.

Düğünün son gününde geline kına koymadan önce bir tas içine buğday konur,buğdaylar üzerine mum dikilir.Gelin tüm köyün kadınlarının elini öper.Eli öpülen kadınlar buğday dolu tasa düğüne yardımcı olmak için para bırakırlar.

KIRK UÇURMA

Eskiden köyde yeni doğum yapmış kadınları bizim deyimimizle lağusa kadınları doğum yaptıktan sonra üç gün dışarı çıkarmazlar ve bebeklerinin yanından ayırmazlar.Lağusa kadınlar doğum yaptığı yataktan kalkmazlar.Üç gün sonunda doğumu yaptıran ebe kadın gelir, anne ve bebeği yataktan kaldırır ve bebeği yıkar.Kırk gün boyunca lağusa kadın yataktan çıkmaz eğer kadın geceleri dışarı çıkarsa cinler ve perilerin kadını alacağından şüphelenilir. Gece dışarı çıkması gerekirse yanına demir parçası alarak çıkar.Demir parçasının kadını koruyacağına inanılır.İçeride geçen otuz dokuz gün sonunda kırk başı yapmak için kırk bir taş toplanıp bu taşlarla anne ve bebek yıkanır.Kırkıncı gün anne ve bebek kendi evinden daha yüksekteki bir eve gider bebek büyük olsun diye.Eğer köyde iki kadın komşu beraber doğum yaptıysa bunların kırkının karışmaması gerekir.Bunun için doğum yapan kadınlardan birinin kaynanası diğer kadını evinden çağırır iki doğum yapmış kadın aynı anda kendi evlerinden beraber çıkarlar karşılaştıklarında ellerindeki susaklarla birbirlerine su dökerler.Yanlarında bulunan çengelli iğneleri değiştirirler.Bebeklerin kırklarının karışması bebeklerin hastalanmalarına sebep olacağına inanılır.Bebeklerin hastalanmalarını önlemek için kırklarının karışmaması gerekir.Bu yüzden kırk uçurulur.

SÜNNET

Köyde önceleri sünnet çağına gelmiş tüm çocuklar köyün zenginlerinden birinin kızını ya da oğlunu evlendirdiği sırada yaptığı düğünde sünnet edilirlermiş.Çocuklar sünnet edilmeden önce köy içinde at arabasında gezdirilirlermiş.Gezme sonunda çocuklar mezarlığa götürülüp dua yapılırmış.Sonra çocuklar sünnet edilirlermiş.Çocukların anne babaları sünnet sırasında çocuklarını tutan kişiye hediye verirlermiş.Çocuk sünnet edildikten sonra sünnet mevlidi yapılır,mevlide gelen köy halkı sünnet çocuğuna para verir.

ASKER GÖNDERME

Köyde asker çağına gelmiş gençleri askere gidecekleri zaman ve gidecekleri yer belli olduktan sonra asker aileleri evlerinde asker yemekleri düzenler. Her akşam bir asker ailesi gençleri yemeğe alır.Yemekte eğlence düzenlenir.Askere gidecekleri günden üç-dört gün önce asker aileleri toplanıp askere gidecek gençlere asker düğünü yaparlar ve tüm köy halkı düğüne davet edilir.Düğün başlarken askere gidecek gençlerin gidecekleri yerlerin isimleri söylenerek gençler düğün ortasına davet edilip gençlere Türk bayrağı öptürülür. Askerlere birer birer bu adet tekrarlanır. Düğün esnasında önceden askerler tarafından alınmış bir hediye askerlere yardım yapmak amacıyla köylü tarafından açık arttırmaya sunulur.Saat kurulur.Saat çalıncaya kadar köylü kutuya para atar.Saat kimde çalarsa hediyeyi o alır.Düğünden sonraki sabah asker geçirme töreni düzenlenir.Askerler trene çıkar tüm köy halkı da orada bulunur.Askerlere dua yapılıp askerler orada bulunan insanların elini öperler.Tren geldiğinde askerler alkış eşliğinde trene binerler ve önceden içine para konulan mendil trenin camında köylüye atılır.Böylece asker geçirme töreni tamamlanır ve askerler uğurlanır.Edirne ‘ye 55 km, Uzunköprü ilçesine ise 30 km uzaklıktadır.Köyün iklimi, Trakya Karasal iklimi etki alanı içerisindedir. Köyün ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Köyde ilköğretim okulu YOKTUR. Köyün hem içme suyu şebekesi hem kanalizasyon şebekesi vardır. PTT şubesi yoktur . Sağlık ocağı ve sağlık evi yoktur. Köye ulaşımı sağlayan yol asfalt olup köyde elektrik ve sabit telefon vardır. köyümüzün içinden ayrıca tren gecmektedir köylüler ve dışardan gelen yolcular için ulaşım kolay ve rahattır.

 Hazırlayan/Seyit SÜREN