Velilere okul öncesi eğitim semineri

Çerkezköy Fevzipaşa İkokulu'nda öğrenci velilerine yönelik okul öncesi eğitimin neden önemli olduğu konusunda bir eğitim programı düzenlendi. Programa çok sayıda öğrenci velisi katıldı. E

GÜNDEM 30.04.2015 17:59:00 0
Velilere okul öncesi eğitim semineri

Okul öncesi eğitimin çocuklar için çok önemli olduğunu vurgulayan Fevzipaşa İlkokulu Anasınıfı öğretmeni Asuman Kahraman “Saygı, sevgi, paylaşma, iş bölümü, sorumluluk, sosyal çevre oluşturma açısından çocuğu geleceğe hazırlayan en güvenli ortamdır.  3 ile 6 yaş arası, çocukta pek çok değişim yaşandığını göze alırsak, normal gelişim gösteren bir çocuk, 6 yaş civarında birçok motor becerileri kazanmış, çeşitli fiziksel becerilerini kullanmaya başlamıştır. Bilimsel gelişim açısından ise, fiziksel ve sosyal çevresi ile ilgili yoğun bir bilgi birikimi oluşturmaya ve çevresinde gelişen olayları anlamaya başlamıştır. Buna karşın, okul öncesi yılları çocuğun soyut düşünme yetisinin henüz tam şekillenmediği ve bu nedenle yapılan tüm etkinliklerin somut bir biçimde çocuğun yaparak ve deneyerek öğrenmeyi gerçekleştirdiği yıllardır. Düşünüldüğünde, okul öncesi yılları çocuğun arkadaşları ve öğretmeni ile birebir olarak kuracağı iletişime dayalı konuşma ve dinleme becerilerini geliştirici etkinliklerin ağır bastığı yıllar olmalıdır.”diye konuştu.

 

 OKUL ÖNCESİ EĞİTİM NEDEN GEREKLİ

 

Okul öncesi eğitimin önemi üzerinde duran Kahraman, “Çocukta zeka gelişiminin yüzde 80'lik kısmı 7 yaşına kadar tamamlanır ve öğrenme becerisi bu yaşta gelişir. Çocuğun grup içine katılması, sağlıklı ilişkiler kurması, kültürel değerlerine sahip çıkması, sosyalleşmesi gibi olgular bu yaşta gelişir.Bu dönemdeki sapma ve olumsuzluklar çocuğun bütün yaşamını olumsuz yönde etkiler.Farklı kültür ortamlarından ve ailelerden gelen çocuklar ortak bir yetişme ortamına okul öncesi eğitim kurumlarında ulaşır. Çocuk kendine güven duygusunu bu kurumlarda kazanmaya başlar. Dilini doğru, yanlışsız ve güzel konuşma özelliğini bu yaşta öğrenir. Toplumu, çevreyi, evreni ve insan davranışlarını tanımaya başlar. Nesneleri, eşya ve varlıkları, temel bir takım becerileri, davranışları, olumlulukları ve olumsuzlukları öğrenmeye başlama yaşı 4-6 yaşları arasındadır.”dedi.

 

 

 

ÇOCUKLARLA İLETİŞİM KURMANIN ALTIN KURALLARI  

 

Necla Kandırmaz’da velilerin çocuklarla iletişim nasıl kurulması gerektiğini anlattı. Kandırmaz şunları kaydetti: Çocuklara iletişim kurabilmeyi öğretmek ve onunla kaliteli iletişim kurabilmek, çocuğun gelişiminde ve uzun vadedeki mutluluğunda etkili olur. Çocuklar büyüdükçe ailelerinden kendi hayatlarıyla ilgili bilgileri saklamaya başlayabilirler. Her düşündükleri ve hissettikleri şeyi ebeveynleriyle paylaşma ihtiyacı duymazlar. Bu yüzden onların yardıma ya da konuşmaya ihtiyacı olup olmadığını anlamak ailelerin görevidir. Çocuklar özgürlüklerine sahip olmaya başladıkça, anlaşmazlıklar ve fikir çatışmaları baş göstermeye başlar. Ana ve babalar tartışma, büyümenin normal bir parçasıdır, çocuklar sınırları denerler. Bu çekişmeler bir nevi iletişim kapılarının açık kalmasını sağlar. İletişim problemleri çözer iletişim önemlidir. Eğer ana ve babalar çocuklarla iletişimi keserlerse, gerçek problemler ortaya çıkmaya başlar. Ailesini dinlemeyen ya da onlarla konuşmayan çocuklar, potansiyellerinin altına düşme veya problemli bir genç olma riskini taşırlar. Aynı zamanda bu çocuklar, kendilerini güvensiz ve sevgisiz hisseden çocuklardır, bu onları mutsuz ve başarısız bir geleceğe sahip olmaya aday yapar. Bunların aksine, birçok problem, iletişimle çözülebilir. Ona açık sorular sorun iletişim iki yönlü bir yoldur. Sıklıkla ilişkilerde, insanlar dinlemekten çok konuşmayı tercih ederler. İletişimi çocuklara hayatla ilgili dersler ve bilgiler verme yolu olarak kullanmak doğru değildir. Eğer ebeveyn dinlemiyorsa, ortada gerçek anlamda bir iletişim yok demektir. Dinlemek, dinleyen tarafın anlatılan konuyla ilgilenerek, dikkatle dinlemesini gerektiren bir işlemdir. Düşünmek ve yapmak; birkaç saniyeliğine konuşmayı bırakması, o insanın sizi dinlediği anlamına gelmez. Eğer çocuğunuzun gerçekten ne hissettiğini ve düşündüğünü size söylemesini istiyorsanız, şaka yoluyla, ona takılarak zamanla bu bilgiyi alabilirsiniz. Bir soru sorduğunuzda, açık olmasına dikkat edin. Bir yetişkinle sohbet etmeye çalışmak bazen çok zor olabilir.”açıklamalarında bulundu.

 

ÇOCUKLARA BİR YETİŞKİN GİBİ DAVRANILMALI

 

Çocuklara bir yetişkin gibi davranılmasının onlara olan güven ve değer verildiğinin bir göstergesi olacağını söyleyen Necla Kandırmaz şöyle devam etti: “Birçok anne ve babaların keşfettiği gibi, çoğunlukla iletişim kendiliğinden ya da kolaylıkla kurulmaz. Kurulamayan iletişim, aile içindeki gerilimin de nedenlerinden biri olabilmektedir. Buradaki problem, iletişim kurmadaki isteksizlik değildir. Esas olan iyi bir iletişim için engellerin nasıl aşılacağının bilgisine sahip olmamaktır. Çocuklarınızı dinleyerek, ne düşündüklerini öğrenmekle kalmayınız. Onlara bir yetişkin gibi saygı duyduğunuzu ve her zaman onları dinlemeye açık olduğunuzu da gösterin. İletişime gerek yok gibi düşünmek hem yanlıştır hem de   kurulan iletişim zamanla kötüye gidebilir. Bu nedenle çocuklarla devamlı iletişim kurulmalı ve onların dilinden anlamaya çalışmalı. Onları her zaman bir yetişkin gibi görmeliyiz. Çocuklar kendilerine değer verildiğini anladıkça sorunlarda ortadan kalkar. Dolayısıyla çocuklarla devamlı konuşulmalı ve  onlar dinlenmeli.”

 

Haber/Seyit SÜREN