Vatandaşlıktan çıkarıp sınır dışı edeceksin

2011 yılında Tunceli’de şehit olan komiser Cem Kerman'ın babası Ercan Kerman'ın, ülkeyi yangın yerine çevirenlerin, evleri yakanların, silah çekenlerin Türk vatandaşlığından çıkartılarak, sınır dışı edilmelerini istediğini söyledi. 

2011 yılında Tunceli’de, pkk’lı teröristlerin halı sahada futbol maçı yapan polislere açtığı ateş sonrası şehit olan 30 yaşındaki komiser Cem Kerman ve aynı yaştaki öğretmen eşi Dilay Kerman’ın babaları Ercan Kerman, geçtiğimiz gün Bingöl'de silahlı saldırıya uğrayan ve şehit olan komiser Hüseyin Hatipoğlu’nun, oğlunun sınıf arkadaşı olduğunu ve acı haberi duyunca eşi ile birlikte bir kez daha yıkıldıklarını kaydetti.

YÜREĞİMİZ YENİDEN KANADI

Edirne’de yaşayan Şehit babası Ercan Kerman, Bingöl’de yaşanan acı olayı duyduklarında yüreklerindeki sönmeyen korun tekrar alevlendiğini ve çok üzüldüklerini belirterek, "Bingöl’de şehit olan komiser bizim çocuğun devre arkadaşı, sınıf arkadaşıydı. Tabii ki son derece etkilendik. Bizim çocuklar için internette devre arkadaşları hep ilk şehitleri diye yazıyorlardı, şimdi düşünüyorum da keşke öyle yazmasalardı. İlk şehitlerimiz derken böyle devamının gelmesi daha da acı oldu. Bu şehit olan çocuk bir ay önce bizim çocukların adına Ankara Eryaman’da bir parka isimleri verilmişti. O parkın yanından geçerken son derece duygulanmış ve sosyal paylaşım sitelerinde o duyguların ifade eden mesajlar yayınlamıştı. Bir ay sonra arkasında hanımı ve bir kız çocuğunu bırakarak o çocuk da şehit oldu. Bunlar son derece üzücü" dedi.

YANGIN DEVAM EDİYOR

Acılı baba Kerman, komiser Hüseyin Hatipoğlu’nun şehit olduğu gece şehit olan oğulları Cem Kerman’ın devre arkadaşı olan diğer komiserlerin kendilerini aradığını anlatarak, şunları söyledi:

"Arkadaşlarından diğer komiserler bizleri aradılar. Olaydan haberimiz var mı yok mu diye. Devre arkadaşları da arayınca biz hissettik tabi. Onların da haberleri daha önce olmuş tabi ki ama televizyon isim vermemişti. Biz de anladık dedik ailenin henüz haberi yok. Çünkü bizde de aynı şekilde öyle bir uygulama yapmışlardı. İsim geçmeye başlayınca da ailelerin haberi oldu diye hanım başladı ağlamaya. Bir yangın devam ediyor. Fakat bilemiyorum yani Cumhurbaşkanı da daha değişik sert tedbirler alınacak diye bir konuşma yaptı."

TÜRKİYE CUMHURİYETİ VATANDAŞLIĞINI ALIP HEMEN SINIR DIŞI EDECEKSİN

Ülkeyi yangın yerine çevirenlerin, evleri, okulları yakanların, silah çekenlerin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını alıp hemen sınır dışı edilmelerini savunan şehit babası Ercan Kerman, "Eskiden beri savunduğum bir konu var. Birleşmiş Milletler’in de, İnsan Hakları Mahkemesi’nin de karşı çıkmayacağı terörü önleyici bir ceza düşüncem var. Evin içerisinde yangın mı çıkartıyor? Silah mı çekti? Bunlara hiçbir şey yapmadan hemen Bakanlar Kurulu kararıyla, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını alıp hemen sınır dışı edeceksin. Bu durum emsal teşkil eder yarım günde araçsız gereçsiz olarak hepsi biter. Madem sen benim evimi yakıp yıkıyorsun ben de seni evlatlıktan reddediyorum. Bu kadar basit yani, hemen alacaksın kimliğini, dünya vatandaşı mı olur, ne olur, nereye gider onu bilemem ama hemen ülkeden ihraç edeceksin. İnsani bir şekilde sınır dışı edeceksin. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlık haklarından hiçbir şekilde faydalanamayacak" ifadelerini kullandı.

ÇÖZÜM SÜRECİNDEN ŞİMDİYE KADAR HİÇBİR ŞEY ANLAMADIK

Çözüm süreci ile ilgili süreçte Kürt vatandaşların ne istediklerini ve ne beklediklerini anlayamadığını dile getiren şehit babası Kerman, "Çözüm sürecinden şimdiye kadar hiçbir şey anlamadık. Hani nedir istenen, neyin çözümü olacak. Kürler herhangi bir hakka sahip değiller mi? Türkiye’nin istedikleri yerinde iş yeri sahibi olabiliyorlar mı? Olabiliyorlar, Cumhurbaşkanı dahi olabilirler mi? Olabilirler. Peki daha nedir yani açılımdan kastedilen. Benim aklıma gelen bir tek şey kalıyor geriye, 'Şimdiye kadar siz bizi idare ettiniz, bundan sonra biraz da biz sizi idare etmek istiyoruz' bundan başka ortada pek bir çözüm göremiyorum" diye konuştu.

Kerman, şehit olan ailelerin yakınlarına sabır ve selamet dilemek gerektiğini ifade ederek, "Aradan kaç yıl geçti, biz dışarı hanımla belli etmesek bile günde üç kere ağlıyoruz. Zamanla küllenir, şu olur, bu olur ama ne olursa olsun bu kolay kolay geçecek bir acı değil" dedi.