BİZ SOFRALARIMIZDA ÜRETTİĞİMİZ ÜRÜNLERİ YERİZ
Şarköy'ün İğdebağları köyünde üreticilik yapan Gani Güler, 25 dekarlık bahçesinde birçok ürün gibi yörede bolca yetişen zeytin ağaçlarının da bulunduğunu belirterek, "Biz sofralarımızda ürettiğimiz ürünleri yeriz. Zeytinin siyah- yeşil her çeşidi, zeytinyağı, üzüm pekmezi, meyvelerin reçelleri, asmanın yapraklarını hazırlar bir yıl boyunca bunları tüketiriz. Bizim ürettiğimiz mamullerin hepsi doğaldır. Özellikle zeytinyağı sofralarımızın olmazsa olmazıdır. Yemeklerimizde bile kendi ürettiğimiz zeytinyağını kullanırız. İçerisinde hiçbir katkı olmaz. Bizim ürettiğimiz doğal zeytinyağları havalar soğuyunca tamamen donar. Bu onun doğal olduğunu gösterir. Rafineri yapılmış zeytinyağlarında zaman zaman bitkisel katkı yağları bulunduğunu görürüz" dedi.
EN İYİ ZEYTİNYAĞI HANGİSİDİR
Seyyar pazarcılık yaparak ürettikleri ürünleri çevredeki ilçelere sattığını ifade eden Güler, zeytinyağının, zeytin meyvesinin katkısız, tamamen doğal suyu olduğunu söyledi. Zeytin ağacının uzun ömürlü olduğuna dikkat çeken Güler, "Bu ağacın meyvesini ve meyvesinin suyunu tüketenler de rahat bir ömür sürerler. Bize bazen müşterilerimiz sorar 'En iyi zeytinyağı hangisidir' diye, biz de dilimiz döndüğünce rafine edilmemiş olanı en iyisidir deriz. Natürel olarak adlandırılan, zeytin meyvesinin doğal niteliklerini bozmadan elde edilmiş, kendine özgü Tat ve kokuda, oleik asit oranı yüzde 3'ten az olan, gerçek bir meyve suyudur, onun doğal yağıdır" dedi. Güler, sağlık için kullanılan yağlara karşı özen gösterilmesi gerektiğini belirterek, yurt dışında yapılan son araştırmalarda zeytinyağının kanser üzerine olumlu etkilerinin etiket üzerinde yazılmasının duyulduğunu belirtti.
Haber / Menşure KARDEŞ
